KıbrısManşet

AB Sosyal Zirvesi’nde ilk kriz

Avrupa Birliğinin Porto’da düzenlediği Sosyal Zirve 27 ülkenin liderlerinin katılımıyla başladı. 7-8 Mayıs tarihleri arasında düzenlenen zirvede istihdam, eşitsizlik, ekolojik meseleler, teknolojik gelişmeler ve sosyal yardım gibi konular konuşulacak.

Cinsiyet eşitliği de AB Sosyal Zirvesi’nin önemli satır başlıklarından biri, gerçekleşen zirvede ilk rahatsızlık Polonya ve Macaristan’dan geldi. İki ülke ‘‘cinsiyet eşitliği’’ ifadesine karşı çıktılarını alenen belirtti.

Reuters tarafından aktarılan haberde, ‘‘Porto Deklarasyonu”nda yer alacak cinsiyet eşitliği ifadesindeki anlaşmazlık, deklarasyonun sosyal uyum başlıklı ikinci taslağında olası bir değişime neden olacağı tahmin ediliyor.

Polonya’nın Hukuk ve Adalet Partisi (PİS) ve Macaristan Başbakanı Viktor Orban uzun süredir toplumsal değerler olarak tanımladıkları parantez altında, cinsiyet eşitliği ifadesine karşı çıkıyor.

İki ülkede de muhafazakâr kanadı temsil eden liderler, toplumsal cinsiyet ifadesine yönelik sert söylemleriyle ve uygulamalarıyla biliniyor. Katolik ve muhafazakâr değerleri önceleyen liderlerin seçmen tabanı tümüyle aynı görüşte değil.

Toplantının bir diğer gündem maddesini de Covid-19 aşıları ve patentlerden feragat etme konusundaki tartışmalar oluşturulacak.

Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki, çeşitli cinsel yönelimlere sahip gruplar için daha geniş sosyal eşitlikten ziyade sadece işyerinde “erkekler ve kadınlar arasındaki uçurumu ortadan kaldırma” ihtiyacından bahsetti.

Polonya’da bazı bölgeler kendilerini “LGBT’den arındırılmış bölgeler” ilan ettiler ve bu tür ayrımcılık nedeniyle AB fonlarını kaybettikten sonra hükümet desteği aldılar.

LGBTİ haklarını savunan bir grup olan ILGA  Europe , dilin silinmesinin ilke olarak cinsiyet eşitliğinin silinmesi anlamına geldiğine dikkat çekerek, “Cinsiyet terimine saldırmak, insan hakları karşıtı aktörler tarafından kadın hakları, cinsel ve üreme hakları ve LGBTİ haklarının ilerlemelerini baltalamak için yaygın olarak uygulanan bir stratejidir” ifadelerini kullandı.

Liderler, dille ilgili kargaşaya rağmen,  Avrupa’da yaklaşık 700.000 kişiyi öldüren , işyerlerini kapatan ve milyonları evlerine hapseden pandeminin tetiklediği bloğun rekor durgunluğundan kapsamlı bir iyileşme taahhüdünde bulunacaklar .

Önceden var olan eşitsizlikler derinleştikçe özellikle olumsuz olarak etkilenen gruplar arasında kadınlar, gençler, esnek ekonomi çalışanları ve ev içi şiddet mağdurları yer alıyor.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu