KıbrısManşet

Benli: Üretimin yoksa, küçük esnafın yoksa nasıl bir başarı sağlayacaksınız?

Taşeronlar Birliği As Başkanı Mehmet Benli, sektörün sorunlarından bahsederek, sorunun temeline inilmesi gerektiğini ve bu ülkede en önemli şeyin üretmek olduğunu savundu.

Röportaj: Deniz Gürgöze

‘’İşsizliği önlemede en iyi örnek ülkelerden biri de Almanya’dır’’

İnşaat sektöründe yaşanan sıkıntılar nedir? Bu sıkıntılar nasıl aşılabilir, öngörünüz nedir?

İnşaat sekötrü maalesef çok kötü durumdadır. Ben bu konuya farklı bir boyuttan bakmak istiyorum. Öncelikle bu sorunların neden oluştuğuna bakmak gerekiyor. Dünyada da uygulanan yöntemler vardır. Planlı bir şekilde üretecek, planlı bir şekilde harcayacak ve planlı bir şekilde hayatınızı yöneteceksiniz. Sorunun oluşum kaynağını bilmez ve netice koymazsanız ileriye gidemezsiniz ve konuşmadan öteye gidemezsiniz. Sorunun kaynağına inmek gerekiyor. Bu sorunların kökünü kurutmak ve halkın refahına dayalı yaklaşık 40-50 yıldır bir tek şey bile yapılamadı. Elimizdeki doneler nedir bakmak gerekiyor.

Kıbrıs sorunu gibi temel sorunlar bizim dışımızda olup, ancak içimizde olan konulardır. Ekonomiye dayalı bir siyaset izlenmediği için geldiğimiz noktada sorunlar kangrenleşmiş durumdadır. Bugün devletin ve ona bağlı kurumların çalışmaması ana sorundur. Bizim sektörümüzle ilgili olan bakanlıkların müdürlüklerindeki idareci diye sıfatlandırılan şahısların hiçbir zaman üretim derdi olmadı. Bizim ödediğimiz vergilerle beslenen ve bizim ödediğimiz vergileri heapsızca harcayan bir yapının içerisinde olduğumuz için hiçbir ilerleme kaydetmedik. Eğer kişilerin üretim derdi yoksa, bir vizyonu da yoktur. Vizyonsuzluk ve üretim derdi olmayan kişiler yıllardır bu ülkeyi yönetmeye çalıştılar. Bu kötü yönetime baktığımız zaman özelden gelmeyen bir bakan veya başbakan özel sektörde paranın nasıl kazanıldığını bilmiyor ve kazanılması için hangi yöntemleri kullanacağını bilmiyorsa, geleceğimizi de inşa etmesi beklenemez. Bir bakan veya bir müdür kendi altındaki personeli nasıl verimli çalıştıracağını bilmez ve personelini doğru yönlendiremezse ileriye gidemeyiz. Bugünkü üretime bakın… üretim yapabiliyormuyuz? Hayır….

Dünyada bu işlerin nasıl döndüğünü, ara elemanların nasıl yetiştirildiğini devamlı araştıran ve kendi işimde uygulayan birisiyim. Bugün dünyada ara eleman sıkıntısı veya teknik eleman sıkıntısı var mı diye soracak olursanız, evet var diyebilirim. Ülkemizde solcu geçinen kişilerin hükümette olduğu dönem biz bunları projelendirerek önlerine sunduk. Sorunlarun esas temelindeki en büyük sıkıntı işsizliğe bağlı unsurlardan birisinin de temel tasıdır. Bu konuda en iyi uygulmayı yapan ülke Almanya’dır. Almanya’da insanlar önce bir ARGE çalışması yapıyor ve sektörlerde kaç tane teknik eleman sıkıntısı var onu belirliyorlar. Her sektrörün neye ihtiyacı var öncelikle o belirleniyor. Sürekli okuma diye bir durum da yoktur. Yarı okul yarı iş hayatı vardır, yani hem okuyarak iş hayatında uygulamalı öğrenim vardır. Bu başarının temel taşının en önemlisidir. Bu uygulama ile işsizlik büyük oranda önlenmiş oluyor. Üretmeyen insanlar üretime dahil ediliyor.

Aç olan insana iş kaynağı vermezseniz, sektörlerde üretimi de, gelişimi de, katma değeri de engellemiş oluyorsunuz. Ara eleman yetiştirmek bunun için de çok önemlidir. Çocuklarımız, okullarda bilgi ve becerilere göre yönlendirilmelidir. Çocukları cezbetmek için de maaşının tatminkar olmasını sağlamak şarttır. 70 milyar maaş almakla o koltukta oturmakla bu işler çözümlenmez. Bu ülkeye katma değer sağlayamazsak bu ülke bir adım ileriye gidemeyecektir.

Ben sorarım üretimde olmayan bir bakan başarı nasıl sağlayabilir? Her sene değişen bir Çalışma bakanı ile nasıl ilerleyebiliriz?

Pandemi sürecinde yaşadığımız kötü bir örneği de hatırlatmak isterim. Pandemi sürecinde özel sektöre katkı adı altında çalışanlara 1500 TL verildi. Peki bu kimin parasıydı? Bizim yatırdığımız %5 istihdama destek yapmaları gereken para ile memuru ödeyip, özel sektöre de 1500 TL katkı ödediler. Bu siyasilerimiz tarihe kara leke olarak geçecektir. Özel sektörün parası ile memur ödeniyor, sonra özel sektöre az bir ödenek ile katkı veriliyor. Anayasaya aykırı hareket eden, halkında ayrımcılık yapan bir zihniyetten bahsediyoruz. Taşeronlar Birliği olarak bizim görevimiz üyelerimizin ve toplumumuzun gelişimi ile ilgili ne yapabiliriz diye proje üretmektedir.

Ülkenin ortak sorunu ara eleman sorunudur. Bu sorun bir şekilde çözümlenmelidir. Üretimin yoksa, fabrikan yoksa, küçük esnafın yoksa nasıl bir başarı sağlayacaksınız… Ben sorunlara toplumsal bakıyorum. Bu yasalar yapılırken herkes kayıt altında olsun diye destek verdik. Zamanında bu yasaların altı doldurulamadı ve kayıt dışılık başını alıp gitti. Yeterli müfettiş bulunamadığı için denetim de yapılamadı. Toplumun geleceğini yok etmemek adına bir an önce harekete geçilmelidir.  

Diğer Haberler

Başa dön tuşu