KıbrısManşet

Binnur Deniz Mamülcü: “Emlak fiyatlarını düzenleyici yasa hazırlanabilir”

Gayrimenkul satışlarının son yıllarda artması ile hareketlenen emlak piyasalarında neler olup bittiğini ülkemizin deneyimli emlakçılarından BD Investment direktörü Binnur Deniz Mamülcü’ye sorduk. Mamülcü, emlak sektöründeki satışların daha kontrollü olması için bir yasaya ihtiyaç olduğuna işaret etti.

“Emlak fiyatlarını düzenleyici yasa hazırlanabilir”

30 yıllık bir turizm geçmişinden sonra 2020 yılında emlak sektörüne geçiş yapan Binnur Deniz Mamülcü, emlak sektörünün turizm sektörüne oranla daha özgür bir sektör olduğunu belirtti.

Emlak sektörüne girmeden önce gerekli eğitimlerini tamamlayarak sertifikalarını aldıktan sonra 2021 yılında BD Investment şirketini kurmuştur. İstanbul’da düzenlenen Başarı ve Kariyer Ödülleri organizasyonunda Kıbrıs’ta en hızlı çıkış yapan başarı ve kalite ödülüne, BD Investment layık görüldü. Aynı zamanda Mersin’de düzenlenen “Çukurova Kadın Zirvesinde” başarılı 40 kadın arasına girerek ödülünü Binnur Deniz Mamülcü olarak almıştır.

Mamülcü emlak piyasasını Kıbrıs Arena’ya değerlendirerek, sorularımızı yanıtladı.

“İnsanları rahatsız eden konutlarla birlikte toprağında satılmış olmasıdır”

Toprak satışlarının yabancılara yapılması rahatsızlık vermeye başladı. Bu konudaki görüşleriniz nedir?

“İnsanları rahatsız eden konut satışları değil, toprak satışlarıdır. Yabancıların güneşin batmadığı bir ülkede, yaz aylarında kaçıp geleceği yazlık ya da yatırım için aldıkları evler insanları rahatsız etmiyor, insanları rahatsız eden konutlarla birlikte toprağında satılmış olmasıdır. Mesele sadece topraklarımızı koruyabilmektir. Zamanında bu topraklara o kadar kan dökülmüşse üç kuruş parayla topraklarımızın satılması ben dahil herkesi rahatsız ediyor. İşin içinde bir insan olarak ben de sıradan bir vatandaş da bu duruma  müdahale edemeyiz. Ancak ve ancak durumun önemini anlatarak insanları bilinçlendirme çabası içerisine girebilir ve farkındalığı arttırabiliriz.”

“Hukümetimiz emlak fiyatlarını düzenleyici bir yasa hazırlayabilir”

Emlak fiyatları bölge bölge değişiyor. Bunun yanı sıra emlak fiyatlarında günden güne artış oluyor. KKTC vatandaşlarının emlak fiyatlarından muzdarip olmasını nasıl yorumluyorsunuz ?

“Emlak fiyatlarının bölgesel olarak değişmesi gayet normaldir. Ancak, inşaat firmaları lüks rezidanslar inşa ederek yabancı ülkelere proje üzerinde pazarlıyor. Dolayısıyla fiyatlarda yabancılara göre şekilleniyor. İskele’de 1+1 evler 140 bin STG’den başlıyor. Her bölgede yapılan evler aynı malzemeler kullanılıp yapılıyorken bu kadar fiyat farkı olması korkunçtur. Kitle farklı olunca fiyatlarda yükselip azalıyor.

Girne’de denize karşı bir daire ile Lefkoşa’da gürültü içerisinde bir daire arasında illaki fiyat farkı olacaktır. Müteahhitler yasalarımızdaki boşluklardan faydalanarak çok yüksek rakamlara yabancılara ev satabiliyor. Sıradan bir vatandaş bunları farkederken, hükümet yetkililerinin bunu fark etmesi mümkün değildir. Hükümet, vatandaşın ulaşamadığı verilere ve istatistiklere ulaşabilir. Buna karşı emlak fiyatlarını düzenlemek için de bir yasa tasarısı hazırlanabilir veya yasadaki açık kapatılabilir.

Ülkede ciddi anlamda maliyetler arttı ve yaşam zorlaştı. Ev almayı bırakın, insanlar meyve ve sebze almakta zorlanıyor. Yıllar önce bir maaş ile iki ev alabiliyorken şu an iki maaş ile bir ev alınamıyor. Asgari ücreti yükseltmekle enflasyonla mücadele edilmez. Tam tersi olarak şu an 25 TL olan salatalık 125 TL olacaktır. Çünkü, pazarlamacının da personeline zam yapması gerekecek ve onu ürünlerine yansıtacaktır. Dolayısıyla halkın yine alım gücü düşecektir. Yerli halkın ev almasını sadece inşaat firmalarına yüklemek doğru değildir.”

Birçok emlakçı gayri resmi yollardan faaliyetlerini sürdürüyor. Bu konuda nasıl önlemler alınmalıdır? Konu ile ilgili şikayet merci kimdir?

“Konu ile ilgili şikayet mercimiz maalesef yoktur. Mevcut yasanın bizi bu durumdan ne kadar koruduğu da tartışılacak bir konudur. Fakat, bunu bizim gibi resmi kurumlar kimlik isteyerek bir nebze önleyebilir. Örneğin, bana bir telefon geliyor ve arsalarını satmak istiyorlar. Ben öncesinde, araştırma için kimliğini ve koçanını istiyorum. Eğer koçan ile kimlikteki isim aynı değilse, problem vardır. Kişi bu evleri benim aracılığım ile satıp komisyon almak isteyecektir. Emlakçılar, titiz davranarak buna engel olmalıdır. Bu satış ancak mal sahipleri ile toplantı yapılarak ve yetki alınarak yapılmalıdır. Taksicisinden tutun berberine kadar, bizlere satılacak mal getirdiklerinde ya da bizi önerdiklerinde komisyon istiyorlar. Ben asla komisyon vermiyorum. Ancak, bizim gibi resmi firmalar işbirliği yapmak isterse komisyon veya kazanç paylaşımı konusunda tamam diyorum. Ben, kendi müşterimin işlerini yaparken, diğer firma da satıcının işlerini yapıyor ve kazancı paylaşmamız gayet normaldir.

Bu işi gayriresmi yapan kişilere Tapu Dairesi engel olabilir. Vergi numarasını görmezlerse tapu devri yapılmamalıdır. Böylelikle, emlakçıların ekmeğine kimse göz dikmeyecektir. Bunu yasalar nasıl koruyacak ve Emlakçılar Birliği Başkanı Hasan Sungur’un bu konuda nasıl başarılı olacak zamanla göreceğiz. Hükümetimiz de bu soruna yasalarla karşı durmalıdır. Çünkü, gayriresmi kişiler bizim ekmeğimize göz koyarken devletten de vergi kaçırıyorlar. Devlet öyle bir sistem yapmalıdır ki, vergi numarası olmayan kişilerin tapu devri yapmasına engellenmelidir. Bu ülkede emlakçı olup, fatura kesmeyenler de vardır. Sadece kaçakların değil bu durumunda önüne geçilmelidir. Başkanımız Hasan Sungur’un çalışmalarıyla yasaların geçmesini sağlayacağını ve kaçak emlakçıların önüne geçilebileceğini inanıyorum.”

 

Diğer Haberler

Başa dön tuşu