Günlerdir “eğitim kurumları” üzerine konuşuyoruz. 2021’e kadar 15 olan “eğitim kurumu” sayısı 2021’de 17 oluyor. Sonra 2022’den bugüne birden 39’a çıkıyor.
Sebep? Çünkü aniden “eğitim kurumları”na kayıt yapanlara “ikamet izni” verilmesi kararlaştırılıyor.
Peki bu kurumlar doğru dürüst denetleniyor mu? “İkamet izni” alanların “eğitim kurumu”yla bir biçimde ilişkisi kesildikten sonra nerede olduğu doğru dürüst araştırılıyor ve önlem alınması gerekiyorsa alınıyor mu? Hayır!
Sonra ne oluyor? Şimdi ortalık toz duman ya! İki gün önce tüzük değişiyor aniden. “Eğitim kurumları”na kaydolanlara herhangi bir “ikamet izni” verilmeyeceği kararlaştırılıyor. Denetim yapıldı mı? Hukuka aykırılık veya suç varsa tespit edildi mi? İşini doğru düzgün yapan kurum var mı? Kurunun yanında yaş da mı yanıyor? Hepsi “yaş” iseydi bugüne kadar neden beklediniz? Ne oluyor? Bilen yok!
Madem ki denetleyemeyecektiniz (ki elinizdeki kadro ve olanaklarla denetleyemeyeceğiniz belliydi) neden verdiniz ikamet iznini? İkamet izni verildikten sonra birden 22 kurum daha açılmasına neden izin verdiniz? Ortalık bu kadar karışmasaydı vermeye devam mı edecektiniz?
Bir gecede ikamet izni, bir gecede ikamet izninin kalkması. Şimdi eğitim kurumlarında kayıtlı olan, o sebeple ikamet izinli olan herkes kaçak mı? Kaçağa mı düşecek? Kaç kişiden söz ediyoruz?
Bir uçtan bir uca savrulma… Bir kez daha saldım çayıra, Mevlam kayıra…
