Candaş ÖzerKıbrısManşet

Candaş Özer Yolcu yazdı: A Üst aklın üst el taktiği Göçten, öçe!!

Halktan aldığı irade temsiliyetini kullanarak halkı baskı altına alan.

Susturmaya, pusturmaya ve siyaseten sindirmeye çalışan.  Ve dahi toplum irade hakimiyetini deniz aşırı iktidarların diktatörlüğüne sunan.

Toplumsal varlık, özgürlük ve demokrasi dirliğini ekonomik çıkarlar uğruna soydaş emperyalizmin emrine amade kılan.

Halkına, devletine ve temsiliyet özgürlüğüne ihanet etmiş sayılmaz mı?

Faiz gider, ün gelir, topluma zarar verilir.

Adınız Ünal’sa o kaderi yaşarsınız.

Ne demektir Ünal!

“Bak efendi, ne pahasına olursa olsun bir ünün, bir unvanın olsun. Yeter ki ün al”

İstersen memleketi sat, yeter ki ünün artsın!

Toplumuna faydalı, iyi işler yaparak ün unvan sahibi olursan, eyvallah!

Elinden, başarılı hizmetler vererek ünlenmek gelmiyorsa.

Git Cami duvarına işe, yine ünlü olursun.

Ama unutma ki:

“İyi şöhret, kötü şöhret” diye bir şey var!

Camide domuz kurban edilmez!

Üstel ne demek?

El elden üstündür, ama, sen, en üst el ol, manasına gelir!

Fakat dikkat ediniz, Üst’aklın Üst’eli olmaya çabalarken madara/mandacı olmayasınız!

Bakın, içine çekildiğiniz cendere tuzağını size mahalle ağzıyla anlatayım. Kafamda deli sorular ve akıllara ziyan cevaplar var.

Kayın bir ağaç türüdür ve çok kolay aşı tutar, diye bilinir.

O yüzden karının anası kayınvalide, babası kayınpeder, kardeşi kayınbiraderdir.

Ne aşılarsan o meyveyi verir.

Tabi aşı tutarsa. Tutmazsa ağaç kökünden sökülür!

Kayı Boyu bir Türk boyudur. Aşiretine ihanet edenin boynu kesilir,  boyu devrilir.

Bu bir, açgözlü, açıkgöz kaynana, sümsük damat veya sinsi gelin hikayesidir!

Göç yasasından bu güne, bir büyük adım daha atıldı. “Kaç Yasası”

Göç ve öç olguları gelin görümce gibidir, birbirine karşı diş bilerler, er geç intikam alırlar.

Aileler arası bir sorunda kavga gelin kaynana veya damat kaynana arasında kalmaz, alevler harelenir tüm aile didişir!

Sırada “Aç, ya da kaç” var!!

Bunlarsa eltilerdir, akrabadırlar ama, her an akbabaya dönüşebilirler.

Okundurdum yazındırdım, bale huello, bale gudalya, der eskiler.

Başımıza neler mi geliyor?

Düpedüz fakirleştiriliyoruz.

Göz göre göre toplumsal yaşam standartları aşağıya çekiliyor.

Bunların ak/ulusal zihniyetine göre ne kadar fakirlik o kadar biat ederlik.

Ülke bütçe maliyeti açığını zenginden çıkaracaklarına memur, esnaf, işçi ve tüketicinin sırtından çıkarıyorlar..

Sermayedarlar bir oldular ve halkın toprağı yerine anasını beklemeye hazırlanıyorlar!

Bunu yapanlar kendilerine “Milliyetçi” diyor. Hayır efendim, bu milliyetçilik değil, düpedüz millet’yiyicilik’tir!!!

Devlet ve Hükümet halkının refahı için çaba gösterir. Parti ve iktidar çıkarları için anası karşısında bu denli kendini aciz ve küçük düşüremez.

Ve hiç bir evlat, kendi ailesini, yani halkını ezerek anasına şirin görünme uğruna bu kadar küçük düşemez.

Bunu yaparsa, evdeki çocukların anasının gözünden düşer.

Evdeki ana çocukları da yanına alıp evi terk eder.

Kız baba evine dönerse damat kaynanasının hışmına uğrar.

Baldızlar neler yapar, sorma gitsin!

Kayınçoyu ipe bağlasınlar zaten!

Ve sen anasıyla yaşamak zorunda kalan müzmin bekarlık yaşamına geri dönersin.

Kendini mutsuz hisseder, alkole sarılırsın. Anan bu sefer de içtiğine karışır, evi sana zindan eder, hayatından bezersin.

Eğer ananın politikaları yanlışsa, silkelenir, kendine gelir, eşine sarılır yuvayı kurtarırsın.

Ananı da çocuk gibi avuntu politikalarıyla idare edersin. Bu kadar basit!!

Kaprisle, kıskançlıkla, megalomani duruşlarla hiç bir ana/oğul veya karı koca ilişkisi sürmez.

Ana analığını bilecek, oğul da oğulluğunu.

Yuvasına karşı baba gibi dik durmayı becerecek.

Beceremiyorsa, köye, anasının evine gidip yerleşecek.

Halkını küçük düşüren, gün gele kendi de küçük düşer.

Küçüklerin düştüğünü de gördü bu ada.

Göç yasasını imzalayan söz konusu başbakanın kendini ne kadar Küçük düşürdüğünü ve kısa sürede de vefat ettiğini hatırlayın.

Neler olmuştu:

Halkın karşısında, yani zevcesinin huzurunda, anası, kendisine maaşını sorarak küçük düşürmüş.

Maaşını ben veriyorsam, gelinin, yani halkının değil, benim sözümü dinleyeceksin diyerek.

Evin reisinin onurunu tiye alıp, küçük düşürmüştü. Bu aşkın ve evliliğin içine tükürmüştü.

Sonra da, kendi partisi ubp, rahmetli Sn. Küçük’ü sandığa gömdürüp, toplum siyasi nazarında da küçük düşürmüştü.

Benden söylemesi Sn. Üst’el, AKP üst’aklına fazla güvenmeyin bence.

Ün’alacağım derken, kül olabilirsiniz!

Ve iktidarınızın, iktidarsız hazzının keyfini çıkarın.

Ve unutmayın ki:

“Emperyalist Kapitalizmi” aşırı benimseyenler!!

Bayrak altına saklanıp, milliyetçilik naraları ataraktan.

Toplumun tarihi kahramanlıklarına dayanıp bu argümanı kullanarak.

Bir gün, mutlaka, mevki saltanatlarının sürmesi adına..

Parti, şahsi çıkarları ve dahi para için toplum irade ve hakimiyetini de satılığa çıkarırlar, tabiidir!!

Mesele üst aklı iyi bilip, elin ele üstünlük hakimiyetini kurabilmesidir.

Göç edene aldırmadınız, şimdi yeni yasalarla öç alma peşine düştünüz, öyle mi?

Hem de size irade teslim eden halktan?

Diğer Haberler

Başa dön tuşu