Candaş ÖzerKıbrısManşet

Candaş Özer Yolcu yazdı: Yüz yıl sonra, yüzsüz yüzleşme

En başta demek istediğim:

“Hiç bir iktidar, ne devletten, ne halktan, milletten, hukuktan, demokrasiden, insan yaşam ve refahından daha önemli ve üstün değildir.

Hükumet gücünü halktan, halk da devletten alır. Halk yoksa devlet zaten yoktur.

Halk varken devlet hükmü ve gücünü hükumet topluma yansıtmıyorsa..

işte bu büyük bir travmadır!

Devlet ve hukuk üstünde dünyevi bir hüküm, irade, karar, merci ve mevki yoktur.

Devlet üstünde bir hükme hakim olduğunu sananlar akıl melekelerini yitirmiş meczuplardır.

Neden mi büyük konuşuyorum. Anlatayım efendim..

1897, Siyonizm’in kurucusu Thedor Herzl, bin yıllık hayal/hasret olan, Bereketli Hilal olarak bilinen kutsal toprakların yeniden ele geçirilip Büyük İsrail’in kuruluşu için ilk adımı atar.

Ana hedef, önce, Ortadoğu Coğrafyası’ndaki altı asırlık Osmanlı hakimiyetine son vermektir..

Basel konferansıyla 1897’de Büyük İsrail’in kurulması için şu kararlar alınır:

Sultan Abdülhamit tahttan indirilecek,  Osmanlı İmparatorluğu lağvedip parçalanacak, İslami birliği yok etmek için müslüman topraklarında fitne çıkarılacaktır!

Bu kararları uygulamak için Osmanlı vatandaşı, Avukat/politikacı Hahambaşı Emanuel Karasu görevlendirilir..  1903’te doğduğu Selanik’e gelir, Emanuel, büyük plan için beş yıl etüt çalışmaları yapar.

1904’te Herzl ölür.

O dönem bu şehir yahudilerin ve Türklerin yoğunlaştığı bir coğrafyadır.

İttihat/birleşme ve Terakki/ilerleme adında bir cemiyet, yani dernek kurar.

Bu derneğe üye, bir kısım sivil ve askerler mason nişanı ile güçlendirir.

Ve bu derneğin mason üyeleri ile birlikte II. Abdülhamit’e karşı bir dizi devirme propaganda faaliyetlerini organize eder.

Sivil itaatsizliğe zemin hazırlanır.

Dernek, sinsice siyasi partiye dönüştürülür ve  I. Meşrûtiyet/demokrasi dönemi gerçekleşir, dernek üyelerinin çoğu milletvekili olur.

Meclise girerler ve çoğunluğunu gayrı müslimlerin oluşturduğu meclisten Sultan Abdülhamit’in tahtan indirilip hal edilmesi kararı çıkarmayı başarırlar.

Ve böylece İstanbul’un fethi sonrasında başlayan. Türk’lerin devlet kadrolarından uzaklaştırılıp. Yerlerine, sarayın enderun mektebinden yetiştirilen devşirme erkeklerin yüksek kadrolara yerleştirilmesi neticesinde. Osmanlı, dil din gözetmeksizin ecnebi tebasına sağladığı ayrıcalıklı teşkilatlanmaların zararını görmeye başlar.

Sıra, Osmanlı’nın demokrasi teknikleri ve Meclis kararıyla ortadan kaldırılmasına gelmiştir.

I. Meşrûtiyet meclisinde ecnebi teba çoğunluktadır.

Yani, iktidar kadrolarından eğitimli Türkleri uzaklaştırıp yerlerine Rum, Ermeni, Rus, Gürcü, Bulgar ve vs. devşirmeleri yerleştiren. Türk olmaktan uzaklaşıp imparatorluk gereği Osmanlılaşan, Osmanlıca dilini uyduran Osmanlı yönetimi bunun bedelini tarih çöplüğüne gömülmekle ödeyecektir.

Thedor Herzl başlangıcı yapar ve Siyonist teşkilatlanma Osmanlı İmparatorluğunu bitirip Sevr Antlaşmasını Osmanlı Devleti’nin önüne koyar. Osmanlı teslim olur.

Arkasından Milli Mücadele, Kurtuluş Savaşı Cumhuriyet’in ilanı vs.

Thedor Hezl’ın kemikleri Avusturya topraklarından çıkarılarak.

II. Dünya Savaşı’ndan sonra (1939-45) emperyalizmin çeşitli entrika ve yalanlarla kurmayı başardığı (1948) İsrail’e defnedilir.

Koskoca Osmanlı İmparatorluğunu tarihin çöplüğüne gömen hiç biri Türk asıllı olmayan devşirme İttihat ve Trakki zihniyet, bu günkü zihniyetle aynı zihniyettir.

Ve tarih tekerrürden ibaret ya!

İşte, son dönem Osmanlı Devleti’ne ait  hataların, aynı yanlış zihniyetin siyasetini bu sefer Türkiye yapıyor. Yönetim erkindekiler kendi parti ve siyasi çıkarları uğruna devleti heba eder duruma geldiler!

AKP, emperyalist ABD desteği ile iktidara taşındı, ABD ve siyonizm teşkilatı ne türlü bir siyaset izlemesini istediyse onu başardı.

Emperyalizmin verdiği tüm emirleri yerine getirdi.

Emirleri yerine getirmekle yetinmeyen AKP veya tek başına karar mercii olan Recep Tayyip Erdoğan Kıbrıs politikasına da büyük zararlı darbeler vurdu.

Kuzey Kıbrıs TC’nin arka bahçesiyken.

Onun döneminde kirli sepeti, çöp tenekesi, helası, çamaşırhanesi ve legal batakhanesi durumda düştü!!!

AKP ve sempatizanları siz dünkü çocuksunuz, biz neler gördük diye hayıflanırken:

“Bizim ömrümüz tüp, gaz, şeker kuyruğunda geçti” diyerek günümüzü cennet ilan edenler iyi okusun.

AKP/UBP sempatizanı muhteremler.

Bakın bugün neler görüp/yaşıyoruz:

Benzin kuyruğu, 100 TL ile sınırlandırılan yakıt satışı gördük, dövizin son 40 yılın en yüksek artış oranına tırmanışını yaşadık. Astronomik benzin fiyatlarında her hafta zamlanışını yaşıyoruz.

Cebimizde kuyruğa girecek, ederi/değerli para kalmadı!

Görmediğimiz bir eksik var mı?

Bu sefer gerçekten gidiyorlar, memleketi yakıp kül eyleyerek gidiyorlar!!

Yunan’ın kaçarken gavur İzmir’i yaktığı gibi AKP’de giderayak gavur Kıbrıs’ı yakacağa benziyor!!

Biz mi geleceğe yürüyoruz, gelecek mi bize niyeti bozuk yürüyor anlamadım!!!

1897’de siyonist teşkilatı kurup, İsrail Devleti hayalini ortaya atan ve bu uğurda yapılması gerekenlerin başında Osmanlı İmparatorluğu’nu ortadan kaldırma zorunluluğunu akıl eden.

Ve de bu uğurda her şeyi yapıp başaran Thedor Herzl’ın İsraildeki mezarını ziyaret eden  ve Türk olmayan siyasi liderin kim olduğunu artık anlamışsınızdır umarım.

TC. Tarihinde, Thedor Herzl’ın İsrail’e taşınıp kutsal topraklarına defnedilmiş mezarını ziyaret eden.

Türk olmayan Türkiye siyasi lideri olarak tarihe kara harflerle işlendi bu isim.

Thedor Osmanlı’yı batırdı. Tayyip Türkiye Cumhuriyetini ve Kuzey Kıbrıs’ı gömeye kararlı.

Bunu anlamak için siyaset tarihi bilmek yeterli.

Öğrenmekse çok kolay.

Ama bilmek, öğrenmek istemiyorlar.

Hülooooğ, bismillah/makarna , Cami/çay,

Din/kömür, Dua/bisiklet, oy/iş diyorlar.

Erduvan diyorlar!

Yüzyıl geçmiş olsa da, bir asır önceki hatalarıyla yüzleşmiyorlar!

Yine tarihsel hata yapıyorlar.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu