KIBRIS ARENA-SU ÜÇÜZ
Uzun yıllardan beri kaportacılık sektöründe hizmet veren Cars Çello Kaporta Boya Direktörü Selahattin Çello, sektördeki sıkıntıları aktardı.
Geçmişle günümüzü kıyaslayan Çello, teknolojik gelişmeleri yakından takip ettiklerini ve bu gelişmeleri müşterilerin hizmetine sunduklarını söyledi.
Çello, kalifiye eleman sorununa değinerek çözümün gençleri meslekte yetiştirmek olduğunu savundu.
“DENETİMSİZLİK KONTROLSÜZ ARTIŞA NEDEN OLUYOR”
***Çello:‘’Denetleme mekanizmasının yokluğu, kontrolsüz artışa neden oluyor. Meslek konusunda yeterince tecrübesi ve bilgi birikimi olmayan herkes kaportacı oluyor. Bir ara Kaportacılar Birliği kurmak istediler ama olmadı. Bizim sektöre yatırım yapılması gerektiğini düşünmüyorum. Kaportacı sayısı yeterince fazla. Evet pasta payı küçüldü ama işçiliğe ve kaliteye bakmak gerekiyor.’’
Çocukluktan günümüze gelen bir serüven…
Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
“1978 yılında Lefkoşa’da doğdum. İlkokuldan beridir babamın yanında çalışıyorum. Ondan her şeyi öğrenmeye çalıştım. Üniversiteyi yarım bıraktım, baba mesleğine yöneldim. 2005 yılına kadar kardeşimle birlikte babamın yanında çalıştık. 2005 yılından beridir de Lefkoşa Sanayi Bölgesi’ndeyiz. 20 yıldır burada halkımıza hizmet veriyoruz.”
“Sektörümüzün gelişmelerini hizmetlerimize yansıttık”
Sektörünüze baktığımızda dünden bugüne neler değişti, neler gelişti?
“Sektörümüzde dünden bugüne çok değişiklik yaşandı. Teknoloji gelişim gösterdi. Sektörümüze de bu gelişim yansıdı. Bizler de bu gelişimi hizmetlerimize yansıtıyoruz. Örneğin vakumlu göçük çıkartmalar, hasarlı yerlerin düzelmesi, lokal olarak küçük yerlerin düzelmesi gibi gelişmeler olmuştur. ARS Çello olarak bu gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Boya fırını, göçük düzeltme makinası kullanımından boyaya zarar vermeden göçük düzeltmeye kadar geldik.”
“Kalifiye eleman sorunu çözülmelidir”
Ülkenin kalifiye eleman sıkıntısı kanayan yaralarından biri haline geldi. Bu konu hakkında neler söyleyeceksiniz?
“Artık üçüncü ülkelere dönmüş durumdayız. Bunun da asıl sebebi bizleriz. Çocuklarımızı avukatlık ve öğretmenlik gibi mesleklere yönlendiriyoruz. Ancak baktığımızda bu tarafta kanayan bir yaramız vardır. Günümüz koşullarında iyi bir ustanın aldığı maaş 30 bin TL’den başlamaktadır. Gençlerimiz devlet işine girerse bu maaşla işe başlayamaz. Benim de üç tane oğlum var ve yaz tatillerinde bu mesleği onlara aşılamaya çalışıyorum. Herkes böyle yapsaydı bu noktaya gelmezdik. Hatta 10 sene önce Türkiye ile şartlarımız eşit değildi. Biz tercih edilen ülkeydik ancak geldiğimiz noktada üçüncü ülke vatandaşları ile mecburen çalışıyoruz. Kalifiye eleman sorununun çözümlenmesi ve yapılmayan yönlendirmenin yapılması gerekiyor.”
Döviz gittikçe yükselmesi ülkemizde önemli konulardan biridir. Siz fiyat dengesini nasıl sağlıyorsunuz?
“Bizim muhatabımız daha fazla sigortacılardır. Ancak onlara da bir şey diyemiyoruz. Örneğin bir arabanın sigortasına bin 500 TL alıyorlar ve arabayı bize gönderdiklerinde ise bir tampon fiyatı 2 bin 500 TL’ye geliyor. Bu sefer fiyatı yükseltmek zorunda kalıyorlar. Onlar yükseltince biz de yükseltmek durumunda kalıyoruz. Sürekli bu döndü böyle gidiyor. Bütün giderlerimizi, kullandığımız malzemeleri, işçilere ödediğimiz maaş ve yatırımların hepsini toplayarak dengeyi kurmaya çalışıyoruz. Tüm bunları dengeleyerek bir fiyat belirliyoruz.”
“Bizim yaptığımız işin kalitesindeki firmaların az olduğunu görüyorum”
Birçok kaporta boya firması açıldı. Peki, pasta payının küçülmesi sizi nasıl etkiledi?
‘’Denetleme mekanizmasının yokluğu, kontrolsüz artışa neden oluyor. Meslek konusunda yeterince tecrübesi ve bilgi birikimi olmayan herkes kaportacı oluyor. Bir ara Kaportacılar Birliği kurmak istediler ama olmadı. Bizim sektöre yatırım yapılması gerektiğini düşünmüyorum. Kaportacı sayısı yeterince fazla. Evet pasta payı küçüldü ama işçiliğe ve kaliteye bakmak gerekiyor. Ucuz yapan firmalar var ancak kaliteli hizmet alma noktasında sürekliliği olan birilerini tercih olarak görmüyorum. Yani her ucuz hizmet alımında bir şeyleri mahfedilecekse bence oraya gitmeye de gerek yoktur. Biz yıllardır burdayız. Köklü bir firmayız. Müşterimizi de memnun edene kadar uğraşıyoruz. Anahtar teslim yapıyoruz. Bizim yaptığımız işin kalitesindeki firmaların az olduğunu görüyorum.’’
“Bölge özelinde yapacak bir şey olduğunu sanmıyorum”
Lefkoşa Sanayi bölgesine baktığımız zaman bir çarpık yapılaşma görüyoruz. Bu konu hakkında ne söylemek istersiniz?
“Lefkoşa Organize Sanayi Bölgesinde uzun yıllardan beri sistemleşen bir sorun var. Dolayısı ile bölge özelinde yapılacak bir şey olduğunu sanmıyorum. Ama bu durumdan tabi ki biz de memnun değiliz. Lefkoşa Sanayi bölgesi maalesef düzelmez. Yollarda arabalar, arabaların altında yatan insanlar, kaldırımlarda arabalar sıkışık bir düzen ile karşı karşıyayız. Bizim firmamızın bulunduğu konum daha düzenlidir. Ancak arka taraflar iyice karmaşık bir hal almıştır. Sanayide faaliyet sürdüren tüm firmalar ciddi zorluklar yaşıyor. Hepimiz ekmek paramızın derdindeyiz. Düzensizliğe karşı bir girişim yapılmasını bekliyoruz ancak denetim dahi yapılmıyor”
