Deniz GürgözeKıbrısKöşe Yazıları

Deniz Gürgöze yazdı…Bıçak kemiğe dayanmıştır

Hasan Hüseyin Kormkazgil’in dizeleriyle başlamak isterim yazıma…‘’Eti geçti, Duydun mu? Bıçak kemikte! Duymadınsa DUY artık Behey Allah’ın kulu Bıçak kemikte Duy da SİLKİN n’olsursun Bu, ne biçin UYKU bu Bıçak kemikte’’ İşte bu satırlar çok şey anlatıyor, CTP için….Çok önemli bir seçim yaşadık. 5 yılda bir gelen ve geleceğimizi çok yakından ilgilendiren CUMHURBAŞKANLIĞI seçimi. İkinci turda bu Pazar günü Sayın Tatar birinci ve Sayın Akıncı ikinci sırada yarışacak. Her ikisine de başarılar dilerken, esas bu yarışın galip gelmesi gerekenlerin neden böyle bir sonuçla karşı karşıya kaldığını da düşünmedim değil hani.

Cumhuriyetçi Türk Partisi…50 yıllık, köklü ve güçlü bir parti. Her ne kadar kendi içine kapanık bir yapısı olsa da sağlam yetişmiş siyasileri ve güçlü alt yapısı ile bu ülkenin en büyük, ilerici ikinci partisidir. Hem imrenmişimdir CTP’lilerin donanımlı yetiştiriliğ siyasete atılmalarına…. Eğitim işte burada ön plana çıkıyor. Bu seçimde Tufan hocanın aldığı oy beni ve daha bir çok kesimdeki insanı şaşırtmıştır. Yolun başında bir şekilde CTP’lilerin oylarının dağınık olacağını tahmin ediyordum ama UBP gibi son dakika kenetlenerek birlikten güç doğar demelerini yeğlerdim. Bu yarışın galibi yani ikinci turdaki isimlerin içerisinde Tufan Erhürman’nı görebilirdik, hatta belki de Cumhurbaşkanı olarak sarayın kapısından 18 Ekim tarihinin gecesi halka seslenebilirdi, ama olmadı. Çünkü çok inanarak bu yola çıkan Tufan hoca kendi arkasında duran bazı CTP’lilerin darbesini aldı. Tufan Erhürman’a verilen oyların tümü elbette ki CTP’lilerden değildir. Ona, inanan ve sempatizanlık duyan ya da diğer adaylardan bir şey ummayan kişilerin oylarının da katkısı vardır. Bugün Sayın Tatar’a partisi sahip çıkmış ve onu birinciliğe taşımıştır. Bunu net olarak gördüğümüzü söyleyebilirim. Serdar Denktaş’a ya da Erhan Arıklı’ya ya da Kudret Özersay’a oylar kayacak diye bekleyenler vardı ama görüyoruz ki durum tam aksine oldu. UBP içerisinde kızgınlar ve bir o kadar kırgınlar olabilir. Ama son dakika sandığa giderken bu kızgınlığı da kırgınlığı da bir kenara bırakmayı bilmişlerdir. Bu seçimde UBP’nin bir miktarda oyu Tufan Erhüman’a giderken, bir miktar oy da Mustafa Akıncı’ya gitmiştir. Diğer taraftan da çok kızgınlar ve kırgınlar da sandığa gitmeyerek gereken cevabı bence vermiş oldu. Diğer taraftan Tufan Erhürman’ın yanında görünen ve oyunu Akıncı’ya kaydıran bir çok kişi oldu. Bu da Tufan Erhürman’ı Cumhurbaşkanlığına taşımak yerine parti başkanlığında devam etmesini sağladı. Eğer Mustafa Akıncı’ya kayan %5’lik CTP oyu dahi varsa, bunun bedeli çok ağır olmuştur. Bu bir senaryo mudur yoksa bilinçsiz bir oy kullanımı mıdır? Bence herkes bilinçliydi. Her ne kadar CTP’liyim ve adayımızı destekliyorum diyenler olsa da bunların bir kısmının Tufan Hocayı desteklemediğini biliyoruz. CTP’nin gerçek oyu ve Tufan Erhürman’nın sempatizanları tam olarak seçimin sonucuna yansımış olsaydı bugün ikinci turda Ersin Tatar ve Tufan Erhürman yarışacak ve belki de bu seçimin galibi olacaktı. Yine bir tarih yazıldı.2015 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçiminde Sayın Sibel Siber’e yine ayni oyun oynanmış ve parti Sibel hanıma sahip çıkmayarak onu % 22,53 olurken bugün çok güçlü aday olarak öne çıkarılan Tufan Erhürman’ın aldığı oy % 21,68’de kaldı. Eğer CTP gerçek oylarını Tufan Erhürman’a yöneltseydi bugün Tuhan hoca bir ilki daha başararak partisindeki bütünleşmeyi sağlayacaktı.Tabi bu bir senaryo…Birileri Tufan Erhürman’nın Saray’a gitmesini istemedi. Ve onu parti başkanlığına mahkum etti. Tabi Tufan Erhürman zeki bir adam. Bunun hesabını en önemlisi iç hesaplaşmayı elbette ki yapacaktır. Çünkü artık bıçak kemiğe dayanmıştır.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu