TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit kendi ayakları üzerinde duran laik demokratik bir düzende insanca yaşamak; adalet ve sosyal demokrasi için şimdi TDP zamanı olduğunu söyledi.
“Hükümeti şekillendirecek parti TDP olacak”
Ropörtaj: Efdal Keser
• “Devlet yönetimine talipseniz kimseye küsme lüksünüz yoktur. Biz Türkiye ile karşılıklı saygıya dayalı eşitler düzeyinde bir ilişki arzuluyoruz.”
Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Cemal Özyiğit, Kıbrıs Türkü’nün birlik ve beraberlik ruhunu yeniden yakalaması ve kendi kendini yöneterek daha demokratik, daha hakça bir düzen için şimdi TDP zamanı olduğunu söyledi.
“HAK, ADALET, EŞİTLİK VE LAİK DEMOKRATİK BİR DÜZEN İSTİYORUZ”
Cemal Özyiğit, TDP’nin mutlaka desteklenmesi gerektiğini belirterek bunun nedenlerini ortaya koyarken “Biz sosyal demokrat hareket olarak 1976’dan beri yoldayız. TDP’nin atası olan TKP iki kez hükümet ortağı oldu. Birinde Özal Paketi’ne rest çekerek hükümetten ayrıldık, diğerinde ise bankalar krizi devam ederken krizden çıkış yolu olarak hazırlanan pakete dönemin Genel Başkanı Akıncı demokratikleşmeyi de koymak istedi yine olay oldu. Dönemim Güvenlik Kuvvetleri Komutanı’nın demokrasiye yönelik eleştirisel konuşması üzerine Akıncı ‘Komutan çizmeyi aştı’ dedi ve TKP Hükümet’ten uzaklaştırıldı. Yani biz hakkın adaletin, eşitliğin, insanca yaşamın laik demokratik bir düzenin yerleşmesini istiyoruz” dedi.
“KOALİSYONDAYKEN NELER YAPABİLECEĞİMİZİ GÖSTERDİK”
Bir yandan da Ada’da kalıcı bir çözüm ve barış istediklerini, Kıbrıslı Türklerin insanca yaşama hakkı olduğunu, çocuklar ve gençler için aydınlık yarınlar bırakmak istediklerini ifade eden Özyiğit, “İşte bunlardan dolayıdır ki artık doğru yapılanmalar olmalıdır. Biz dörtlü koalisyon döneminde neler yapabileceğimizi ortaya koyduk. Özellikle eğitime yönelik Ankara’nın tutumuna rağmen duruşumuzdan ödün vermedik ve yılmadan çalışmalarımızı sürdürdük. Ankara Hükümeti’nin bizim duruşumuzu beğenmemesi de dörtlü koalisyonun bozulmasının nedenleri arasındadır. Biz koalisyondayken ortaya yeni bir vizyon koyduk. Hem eğitimde hem de çalışma hayatında yapılmayanları yaptık. TDP örgütlü toplumdan, eşit hak, adaleti içeren, laik demokratik düzenden yanadır. Kıbrıs’ta iki bölgeli, iki toplumlu, dönüşümlü başkanlığı ve kararlara etkin katılımı içeren, siyasal eşitliğe dayalı bir federal çözümü destekliyoruz ama çözüme kadar kendi evimizin önünü temizlemek durumundayız.” diye konuştu.
“BİZİM TÜRKİYE İLE ASLA BİR DÜŞMANLIĞIMIZ OLAMAZ”
TDP Genel Başkanı Özyiğit Cumhurbaşkanlığı seçimlerine müdahalede bulunulduğunu, bununla da yetinilmediğini ve UBP’nin kurultayına da müdahale edildiğini söylediği değerlendirmesinde konuyla ilgili Meclis araştırmasının da reddedildiğini anımsattı.
“Bakan, Müdür, Müsteşar atanacak müdahale, bir adım atacaksınız müdahale. Bu doğru bir yaklaşım değil. TDP Türkiye ile karşılıklı saygıya dayalı, eşitler düzeyinde bir ilişki istiyor. Biz Kıbrıs Türkü’nün 1974 öncesi o var oluş kavgasındaki gönül birlikteliğini arıyor. Hem kendi içimizde hem de Türkiye ile olan ilişkilerimizde bizim arzumuz budur. Bizim Türkiye ile asla bir düşmanlığımız olamaz. Biz sadece Türkiye olan 1974 öncesi yaşanan gönül bağının yeniden kurulmasını istiyoruz” diyerek açıklamasını sürdüren Özyiğit, bunun yegâne yolunun ana yavru ilişkisi değil, karşılıklı saygıya dayalı eşitler düzeyinde bir ilişki olduğunu vurguladı.
“ŞİMDİ SOSYAL DEMOKRASİ ZAMANDIR ŞİMDİ TDP ZAMANIDIR”
Cemal Özyiğit “Bundan dolayıdır ki TDP diyor ki irademize sahip çıkmak, Türkiye ile karşılıklı saygıya dayalı eşitler düzeyinde ilişki kurmak, kendi ayakları üzerinde duran laik demokratik bir düzende insanca yaşamak için şimdi adalet, demokrasi zamanıdır; şimdi sosyal demokrasi zamandır şimdi TDP zamanıdır” dedi.
Bir soru üzerine TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit, iktidara ortak olmaları halinde Türkiye Hükümeti ile diyaloğa hazır olduklarını belirtti ve “Biz kimseye küs değiliz. Eğer bir Devlet’in yönetimine talip olursanız sizin birilerine küsme lüksünüz olamaz. Sayın Erdoğan Birleşik Arap Emirlikleri’ni FETÖ’ye destek vermekle suçlamıştı. Mısır ile yıllarca diyalog kurulmadı ama şimdi iki ülke ile de temaslar başladı. Biz Sayın Erdoğan’ın tavırlarına karşı bir duruş sergiledik. Sayın Erdoğan ile yapılan Cumhurbaşkanlığı’ndaki toplantıya bizler de davet edilmiş olsaydık ve ardından Meclis’e hitap edeceğinde bizlere de söz hakkı tanınsaydı ve düşüncelerimizi ifade edebilseydik biz o gün Meclis’e girerdik” şeklinde konuştu.
“HÜKÜMETE GELDİĞİMİZDE KÜLLİYE İÇİN AYRILAN BÜTÇEYİ İPTAL EDECEĞİZ”
Gündemde olan Külliye yapımına da değinen Cemal Özyiğit, “Bugün ülkemizde evine ekmek götüremeyen, ödemelerini yapamayan binlerce insan var. Bizim şimdi Külliye ’ye mi ihtiyacımız var, yoksa yeni Meclis binasına mı? Bizim insanlarımızı ayakta tutmaya, hayata tutunmalarını sağlamaya ihtiyacımız vardır. Gelin 586 milyon TL’yi bu işler için harcayalım diyoruz. Açıkça söylüyorum 23 Ocak’tan itibaren TDP’nin içinde bulunacağı bir Hükümet Külliye ve Meclis binası için ayrılan bütçeyi iptal edecek. O para dar ve sabit gelirlilerin KOBİ’lerin yararı için kullanılacak” dedi.
“MECLİS’E GÜÇLÜ BİR GRUP İLE GELECEĞİZ”
Başka bir soru üzerine TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit, göstergelere göre yükselen partisinin şimdilik oy oranının yüzde 10 civarında olduğunu, partinin seçim manifestosunu halka anlatmayı sürdürdüklerini, kaydetti ve “Hükümette bulunduğumuz süreçte yapamadıklarımızı bu defa yapmaya ve demokratik kitle örgütleri ile kol kola 23’ünden itibaren ülkenin geleceğini şekillendirmeye aday olduğumuzu bunun için yola çıktığımızı vurguluyoruz. Güzel dönüşümler bizi umutlandırıyor. Güçlü bir grup ile Meclis’te yer alacağız ve o güçlü grup Hükümetin oluşumunu şekillendirecek” dedi ve iddiasını sürdürdü.
“SEÇİM VE HALK OYLAMASI YASASI DEĞİŞMELİ”
Sol partilerin neden birleşmediğiyle ilgili bir soru üzerine ise Özyiğit, tamamen aynı görüşteki insanların başka partilerde yer alamayacağını ancak ana akım siyasi partilerin kendilerine göre bir duruşu olduğunu ifade etti ve eleştirilere “Bu noktada CTP ve TDP birleşip bir ittifak yapabilir mi, evet yapabilir. Ancak bizde İttifak Yasası yoktur. Esas sıkıntı budur. 1990’da Demokratik Mücadele Partisi adı altında UBP’nin dayatmalarına karşı siyasi partiler seçime girmişti. Sonra herkes kendi tarafını seçti. Başka ülkelerdeki modellerden de söz ediliyor ama yürümediğini gördük” diyerek yanıt verdi.
Ülkede Seçim ve Halkoylaması Yasası’nın değişmesi gerektiğinin altını çizen Cemal Özyiğit, 4 yılda konunun gündeme gelmediğini ancak seçime çeyrek kala karma oyunun kaldırılması veya basitleştirilmesi tartışmasının yapıldığını anımsattı.
“BİZİM ÜÇ BÖLGELİ SEÇİM SİSTEMİ ÖENERİMİZ VAR”
Özyiğit “Biz üç bölgeli seçim sistemini öneriyoruz. Şimdi Çarşaf Sistem var ve herkes herkese oy veriyor. Ancak Güzelyurt ve Lefke Dar Bölge Seçim Sistemi oldu. Bu iki bölgede UBP ve CTP dışında başka bir partinin Milletvekili çıkarması mümkün mü? Net yanıt veriyorum yoktur. Biz de diyoruz ki Lefkoşa bir ilçe 16 Milletvekili; Girne, Güzelyurt ve Lefke ayrı bir bölge 16 Milletvekili, Gazimağusa ve İskele ayrı bir bölge 18 Milletvekili çıkaracak şekilde 3 bölge oluşturulsun. Bu da olmazsa 50 Milletvekilinin alt alta sıralanacağı bir sistem oluşturulsun ve vatandaş istediği partiye gidip oyunu kullansın. “ dedi.
Özyiğit Türkiye’deki gibi bir ittifak sistemine sıcak baktıklarını, böylece bazı partilerin oluşturulacak ittifaklarda yer alabileceğini söyledi ve “Böyle bir değişiklikte seçim listesinde bir üst mühür olur bir de alt mühür. Üst mühür ittifakın çıkaracağı toplam Milletvekilini oluşturur, alt mühürler de çıkacak Milletvekillerinin partilere göre dağılımını sağlar. Biz bunu konuşmaya hazırız. Birlik olunmuyorsa bunun altında görüş ve bakış ayrılıkları var demektir. Bugün daha solda olan partilerin bir kısmı daha merkeze, daha merkezdeki bazı partiler ise daha liberal duruşlar sergiliyor. Kapitalizmi savunan partilerin bile neoliberal veya daha liberal politikalara yakınlaşması var.” diyerek konuşmasını sürdürdü.
“KİMSEYİ ÖTEKİLEŞTİRMİYORUZ AMA OLMAZSA OLMAZLARIMIZ VAR”
Önceliklerinin seçimle birlikte barış, demokrasi, eşitlik ve adalet yanlısı bir hükümeti kurmak olduğunu vurgulayan TDP Genel Başkanı Özyiğit, bunun için de TDP’nin güçlü bir grup ile Meclis’e girmesinin olmazsa olmaz olduğunu söyledi. Özyiğit “Biz başka partilerle Hükümet kurmayız demiyoruz. Ama bizim önceliğimiz barış yanlısı, iradeye sahip çıkan, laik, demokratik düzeni savunan, emeğe saygılı partilerle hükümet kurmaktır. Ancak ötekileştirici, ırkçılığa varan söylemleri olan partilerle bunları oturup konuşmayız. Toplum yararına bir şey yapabileceğimize inanırsak ve bu doğrultuda bir protokol ortaya çıkarsa elbette geçmişte olduğu gibi farklı alternatiflerle koalisyona gidebiliriz ama olmazsa olmazlarımız her zaman ön planda olacak” diyerek konuşmasını tamamladı.
