Uluslararası derecelendirme kuruluşu Fitch, Türk bankalarının yarısından fazlasının döviz likiditesinin yeterli ancak ağırlıklı olarak Merkez Bankası swaplarından (ödünç para, takas) oluştuğuna dikkat çekti.
Fitch Ratings, ‘2020 Üçüncü Çeyrek Sonu’ raporunda, Türk bankacılık sektörüne de yer verdi. Raporda, Türk bankalarının 2020 ilk çeyrekten beri TL’deki ciddi düşüş ve piyasa dalgalanmasına rağmen dış fonlama piyasalarına erişebildiği belirtildi. Fitch ayrıca Türk bankalarının döviz likiditesinin Merkez Bankası’na daha fazla bağımlı hale geldiği uyarısını yaptı.
Duvar’ın haberine göre, bankacılık sektörünün üçüncü çeyrek sonu itibarıyla 82 milyar dolarla yeterli döviz likiditesine sahip olduğu değerlendirmesini yapan Fitch “Bununla birlikte, bankaların döviz likiditelerinin yarısından biraz fazlası, büyük ölçüde döviz swaplarından oluşan Merkez Bankası’ndaki plasmanları ihtiva etmekte. Bu, 2019 sonundan bu yana yüzde 25 civarında artış anlamına geliyor” bilgisine yer verdi.
Mevduatların yarısından fazlası döviz cinsinden
Müşterilerin döviz mevduatlarının üçüncü çeyrek sonunda toplam mevduatın yüzde 54’üne ulaştığını, 9 ayda döviz mevduatlarının yüzde 10 artarak 242 milyar dolara yükseldiğini belirten Fitch, bunun bankaların döviz likiditesi pozisyonlarını desteklemekle birlikte mevduat çıkışı veya istikrarsızlık durumunda bir likidite riski oluşmasına yol açtığını da vurguladı.
Bankaların döviz alacaklarıyla düzeltildiğinde Merkez Bankası’nın net döviz rezervlerini 2020 yılının üçüncü çeyrek sonunda negatif olarak hesapladıklarını ifade eden Fitch, “Bu, Türkiye’nin dış finansmanının, eğer bankalar ciddi miktarda dış borcu Merkez Bankası’ndaki likiditelerini kullanarak geri ödemek sonunda kalırlarsa daha fazla baskı altında kalabileceği anlamına geliyor” değerlendirmesini yaptı.
Bankaların dış borcu 135 milyar dolar. Bu borcun 82 milyar doları, kısa vadeli (1 yıl içinde ödenmesi gereken) borç…
