Kıbrıs

İtalya ziyaretinde ENI de ele alındı

Rum Sözcü Konstantinos Letimbiotis’in, İtalyan enerji şirketi ENI’nin sondaj için Türkiye’nin iznine ihtiyaç olduğu açıklamasına ilişkin soruya yanıtı Alithia’da “ENI’nin Türkiye’nin İznine İhtiyacı Yok” başlığıyla yer aldı.

Gazete, Rum sözcünün Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in dün İtalya’da, ENI CEO’suyla görüşmesinin ardından yaptığı açıklamanın “şaşkınlık” yarattığını yazdı.

Habere göre, Rum Sözcü Konstantinos Letimbiotis Hristodulidis’in Roma’da kaldığı otelde, sözde Rum MEB’inin birçok parselinde faaliyet gösteren ENI’nin CEO’suyla görüştüğünü söyledi. Rum yönetiminin enerji projelerinin ilerlemekte olduğunu söyleyen Letimbiotis ENI CEO’suyla görüşme sebebinin de, ENI’nin çalışmalarının daha da hızlandırması ve Rum enerji projelerine bağlı kalması maksadını taşıdığını kaydetti.

Sözcünün Rum Enformasyon Dairesi aracılığıyla yaptığı açıklamaya dayandırılan habere göre, ENI’nin sondajları yapmak için Türkiye’nin iznine ihtiyaç olduğu yönündeki açıklamalara ilişkin soruyu yanıtında ENI’nin açıklamasının bilindiğini söyleyen Rum sözcü, ENI’nin birçok parselde faaliyet gösterdiği Kıbrıs’ın enerji projelerinin normal şekilde ilerlediğini belirtti.

Habere göre, Letimbiotis, enerji projelerimizi tamamlamak için ENI’nin çalışmalarının nasıl ilerleyeceğini 2024 başlarına kadar bekleyeceğiz” dedi.

-EastMed

Gazete ENI tarafından, Türkiye’nin dâhil edildiği açıklamanın, şirket CEO’su Claudio Descalzi tarafından geçen Mart ayında dile getirildiğini ancak bunun ENI’nin sözde Rum MEB’indeki herhangi bir sondaj çalışmasıyla değil EastMed doğal gaz boru hattı ile ilgili olduğunu hatırlattı.

 

Gazete, Descalzi’nin ilgili açıklamasını şöyle aktardı: “daha değerlendirilmemiş birçok olanağa sahip bir bölge olan Doğu Akdeniz’in zengin doğal yataklarından Avrupa’ya doğal gaz nakli için East Med Poseidon boru hattı, şu anda bu projenin dışında tutulan Türkiye ile bir anlaşma gerektirir. Türkiye olmadan İsrail, Kıbrıs ve Yunanistan ile boru hattı için bir anlaşmaya varmayı düşünemeyiz.”

.-Hristodulidis’in Le Repubblica’ya demeci

Gazete devamla Hristodulidis’in İtalya ziyareti çerçevesinde “La Repubblica” isimli İtalyan gazetesine “ENI’nin, EastMed boru hattı kurulumunu yakınlaştıran keşifleriyle” ilgili bir söyleşi verdiğini yazdı.

Güney Kıbrıs’ın enerji görüntüsünde bir karışıklığın hâkim olduğu ve ENI’nin katılmakta isteksiz davrandığı EastMed projesinde hiçbir ilerleme yaşanmayan bir dönemde olunduğuna işaret edilerek, EuroAsia projesinin uygulanmasının bir Yunan üstleniciye verildiği, Rum yönetiminin katılıp katılmayacağını henüz açıklamadığı ve tek olgunlaşmış yatak olan Afrodit’in inkişafının da havada olduğu bir döneme denk geldiğine dikkat çekildi.

Habere göre, Hristodulidis La Repubblica’nın EastMed doğal gaz boru hattı projesinin çıkmaza mı saplandığı sorusuna karşılık “bu proje Kıbrıs’ta her zaman Doğu Akdeniz’i Avrupa’ya bağlayacak, enerji kaynaklarının İtalya üzerinden de ihracını kolaylaştıracak bir enerji koridorunun hayata geçirilmesi için stratejik nitelikli bir seçenek oldu” dedi.

Nihai kararların bütün unsurlar dikkate alınarak verileceğini söyleyen Hristodulidis, “Bu unsurlara herhangi bir üçüncü ülkenin itirazları dâhil değildir” yorumunda bulundu.

Politis haberi “Başkan Hristodulidis Hâla EastMed’ten Umutlu… Nikos Hristodulidis’in İtalyan La REpubblica’ya Enerji Konuları ve ENI ile ilgili Söyleşisi” başlığıyla aktardı.

-ENI’nin faaliyetleri

Haberde, ENI hesabına çalışan yüzer sondaj platformunun 6’ncı parseldeki “Kronos 2” yatağındaki sondaj çalışmalarına başladığı, 3 ay süreceğini ve ENI’nin “Kronos 2”deki tahmini doğal gaz miktarını 2024 başlarında ilan etmesinin beklendiğini yazıldı

Bunun, ENI’nin Rum tarafının tek yanlı MEB ilan ettiği bölge içerisinde gerçekleştirmekte olduğu üçüncü sondaj çalışması olduğu kaydedilen haberde, şirketin geçen yıl 2,5 trilyon ayak küp doğal gaz keşfettiği “Kronos 1”de ve 2018’de yaptığı “Calypso” yatağında çalışma yaptığını hatırlatıldı.

Gazete, ENI’nin, Fransız TOTAL şirketi ile arama ve çıkarma lisansının yüzde 50 hissedarı olduğu 6’ncı parselde yönetici olduğunu, bu ikilinin sözde Lübnan MEB’i içerisinde de faaliyet gösterdiğini belirterek “hiçbir sondaj faaliyetlerinde Türkiye’nin ne iznine ne de oluruna ihtiyaç duyulduğu beyan edildi” ifadesine yer verdi.

Chevron’un da birkaç ay önce, 12’nci parseldeki “Afrodit” yatağında, hiçbir Türk baskısına maruz kalmadan çalışma yaptığını yazan gazete bütün bunların, DİSİ’nin 10 yıllık iktidar döneminde “Doğu Akdeniz’deki hassas jeostratejik parametreleri dikkate alarak uyguladığı eylem ve prosedürlerin ürünü olduğunu yazdı.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu