KıbrısManşet

Karavezirler: Reformdan önce yapılması gerekenler var

Değirmenlik Belediye Başkanı Karavezirler iyi çalışılmış bir reforma karşı olmayacağını belirtti.

KIBRIS-ARENA

Ropörtaj: Deniz Gürgöze

“REFORMDAN ÖNCE YAPILMASI GEREKENLER VAR”

  • Değirmenlik Belediyesi Başkanı Ali Karavezirler; “2-3 belediyenin geliri bir havuzda toplanacak da diğer küçük belediyelere dağıtılacak denirse buna karşı çıkarım. Buna sadece ben değil, meclis üyelerimiz, muhtarlarımız ve bölge halkı da karşıdır. Bu havuz yapılırken Türkiye’de olduğu gibi yerel gelirlerin devlet katkısının yüzde 80’i nüfusa göre dağılır ve yüzde 20’si de coğrafi ve kırsal dağıtıma tabi tutulacaksa işte o zaman ben buna havuz sistemi derim. Oturup yasa değişikliği yapılmıyor ama gözler sadece 2-3 belediyenin gelirinde.”

“YILLARDIR HEP AYNI KONU KONUŞULUYOR”

Belediyelerdeki reform çalışmalarına genel anlamda nasıl bakıyorsunuz?

“Belediye Başkanlığında 4 yılı doldurmak üzere olan bir kişi olarak şunu söyleyebilirim ki seçildiğim günden bu yana beş hükümet gördüm ve hep belediyelerde reform yapılacağı söylenir. Buna rağmen bugüne kadar bir arpa boyu yol alınmadı. Konunun bu noktada olması konusunda çok üzgünüm. Çünkü seçildiğim günden itibaren ‘hizmet etmek sevmekle başlar’ düşüncesi ile bölge halkına hizmet için geldim. Biz başta belediye başkanı, çalışanlarımız, meclis üyeleri, muhtarlar, azalar ve bölge halkı ile birlikte hizmetlerimizi daha ileriye taşımayı başardık diye düşünüyorum”.

“BELEDİYELER YASASI UBP KURULTAYINA HEBA EDİLDİ”

 Ne var ki şu anda üçüncü İçişleri Bakanı ile çalışıyorum ve reform konusu hala tartışılıyor. Son olarak Kutlu Evren Beyin bakanlığı döneminde reform konusunun yerini belediyeler yasası tartışması aldı. Son 6 ay önce Belediye Yasası Kutlu Bey tarafından Meclis’e gönderildi. Şu anki Başbakan Faiz Sucuoğlu, o dönemde komite başkanıydı. Maalesef o günkü UBP kurultayı tartışmalarına yasa heba edildi. Ersan Saner’in Başbakanlığı döneminde Belediyeler Yasası Meclis’e gitti ve hızlı bir şekilde geçirilmesini bekliyorduk ki belediyelerin gelirleri artırılsın, fakat olmadı.

“BELEDİYELERE VERİLEN SÖZLER TUTULMADI”

 Biliyorsunuz 2020 yılı pandemi ile başladı ve halen devam ediyor. 2020’den itibaren tüm belediye başkanları ve çalışanları halkın yanında oldu. O nedenle onları kutluyorum. Aynı zamanda bölgemdeki iş insanlarını ve vatandaşlarımızı da kutluyorum çünkü bize büyük destek verdiler. İşte o dönemlerde de verilen sözler vardı. Örneğin covid desteği verilecek denilmişti. Maalesef bu sözler tutulmadı. Burada sadece o dönemin Hükümeti değil şu anda görevde olan Belediyeler Birliği Başkanı ve yönetim kurulunun da büyük suçu vardır. Bize 0.53 devlet katkısı olurken biz yüzde 22’lik hayat pahalılığını personele yansıtmak durumunda kaldık. Tekrar ediyorum buna rağmen verilen hiçbir söz tutulmadı.    

 Hükümetlerde devamlılık esastır. Ersan Saner Hükümeti gitmiş olabilir ama şu anki hükümet de verilen sözü yerine getirmesi gerekirken belediyelerde reform, belediye sayısını azaltmak gibi argümanlarla karşımıza çıktı. Sanki belediye sayısı azaldığı zaman bütün sorunlar da bitmiş olacak.

“REFORMA EVET AMA…”

Bütün bu anlattıklarınızdan hangi sonucu çıkarmalıyız. Reforma karşı mısınız?

“Ben Ali Karavezirler olarak Belediye reformuna karşı değilim. Ancak Hükümetin, ‘bizim yeterli sayımız var, yerel seçimden önce iki ayda bunu yaparız’ düşüncesi ile hareket etmesine karşıyım. Bunun için uzun soluklu bir çalışma sürecine ihtiyaç vardır. Tüm paydaşların ortak bir noktada buluşacağı bir ortam yaratılmalıdır. Bunun yanında herkesin düşüncesi alınmalıdır. Şu anda biliyorsunuz mevcut yasadaki bir maddeye göre Belediye Meclisinin karar alması halinde o belediye başka bir belediyeye bağlanabilir. Bizim anladığımız Hükümet bir yasa ile bu maddeyi ortadan kaldırarak yetkiyi bakanlığa devretmeyi istiyor. Birleştirme konusunda belediye yasası değişmediği, gelirlerin artırılmadığı sürece reform bir anlam taşımaz.

 Açık ve net olarak söylüyorum reforma karşı değilim. Reform yapılsın ama bunun içinin doldurulması lazım. Halka hizmetin kalitesi artacaksa tüm paydaşlarla birlikte bir sonuca ulaşılması gerekir. Ben yaparım olur düşüncesi ile bu iş olmaz. Dünya Bankası tarafından 2019 yılında bir çalışma yapılmıştı. Bu çalışmaya tüm belediyeler katılmıştı. O çalışmada belediyelerin gelirleri nasıl artırılır diye programlar vardı ve konuyla ilgili sunumlar yapıldı. 2019’dan 2022’ye geldik ama bir arpa boyu yol almadık. Hep popülizm yapıldı ve sonuç alınamadı. Sağ olsun Belediyeler Birliği Başkanı da buna ayak uydurdu. Belediyeler Birliği önce Cumhurbaşkanlığı seçimleri var diye sesini çıkarmadı, sonra UBP kurultayları ve erken seçim gündeme geldi, yine reform konuşulmadı. Belediyeler Yasası rafa kaldırılırken belediyelerin gelirlerinin durumuna bakılmadan seçimden hemen sonra ise belediyelerde reform ortaya çıktı. Çalışma yapmadan biz hükümet ortaklarımızla birlikte bunu yaparız dediler. 26 Haziran’da seçim yapılacak ve onun öncesinde de seçim yasakları var. Yani bu kadar az bir sürede nasıl bir çalışma yapılacak doğrusu çok merak ediyorum. Bence önce seçim yapılmalı sonra tüm paydaşlar, siyasi partiler bir araya gelerek ortak bir sonuca ulaşmalıdırlar.”

“GENİŞ ÇAPLI HAVUZA EVET, KÜÇÜK ÇAPLI HAVUZA HAYIR”

Bazı belediyeler havuz sisteminin uygulanmasını istiyor. Bu konudaki görüşleriniz nelerdir?

“24 Haziran 2018 seçimlerinde halkımdan, bölgemi daha ileri götürmek için onay aldım. Seçilmeden önce de bana bu sorular gelmişti. O zaman söylediğimi şimdi de söylüyorum. Geniş çaplı havuza evet, küçük çaplı havuza hayır. Bu konu Ankara’da Belediyeler Birliği toplantısında da gündeme geldi. Dünya Bankası’nın yapmış olduğu toplantıda da bu konu gündemdeydi. Değirmenlik Belediyesi ile İskele Belediyesi’nin gelirlerinin ortak bir havuzda toplanması görüşü ortaya atılmıştı. Söz konusu rakam da 15 milyon civarındaydı. Bu maddi birikim havuzda toplanıp her belediyeye nüfusuna göre dağıtım yapılacağına göre 150 bin TL civarında bir paranın bölüştürülmesi demektir ki, bununla hiçbir şey yapılmaz. Amaç İskele Belediyesi ile Değirmenlik Belediyesi’ni de batırmak mı diye sormak istiyorum. Havuz sistemi bu mu? Biz bu yanlışlığı o dönem de söylemiştik ve Belediyeler Birliği Başkanı da bize hak vermişti. Her belediyenin kendi bölgesindeki geliri kendilerinindir denilmişti. Geniş çaplı bir havuz sisteminde bütün belediyelerin kazançları orada toplanacaksa buna hiç itirazımız yoktur. Ama 2-3 belediyenin geliri bir havuzda toplanacak da diğer küçük belediyelere dağıtılacak denirse buna karşı çıkarım. Buna sadece ben değil, belediye meclis üyelerimiz, muhtarlarımız ve bölge halkı da karşıdır. Bu havuz yapılırken Türkiye’de olduğu gibi yerel gelirlerin devlet katkısının yüzde 80’i nüfusa göre dağılır ve yüzde 20’si de coğrafi ve kırsal dağıtıma tabi tutulacaksa işte o zaman ben buna havuz sistemi derim. Oturup yasa değişikliği yapılmıyor ama gözler sadece 2-3 belediyenin gelirinde.”

“BELEDİYELER DESTEK ALMADAN BUGÜNLERE GELDİ”

 “Son olarak Sayın Başbakan bir programda ‘bazılarına havadan para yağar o nedenle iyidirler’ gibi bir açıklama yaptı ve bu beni çok üzdü. Hâlbuki ben değil biz vurgusu ile hizmet ederek, yaşadığımız toprakları, beldemizi severek görev yapıyoruz. 24 Haziran 2018’den 24 Haziran 2021 tarihine kadar 3 yılda bölgemize 32 milyon TL’lik yatırımımız var.  

 Geride bıraktığımız süreç, basit bir süreç değildir. 17 Mart 2020’den bugüne kadar 28 belediyenin tümü de büyük fedakârlıklarla çalışmaktadır. Hepsini de kutlarım. Bu süreçte Hükümetler kararlar aldılar ve uygulamayı belediyelere bıraktılar. Belediye gelirleri pandemiden dolayı düşmesine rağmen bütün belediyeler başarılı bir süreç geçirdi. Yine bu belediyeler covid desteği almadan hizmet kalitesini artırdı ve halkının yanında oldu. Belediyelerin gelirleri azalırken giderleri arttı ama hizmet kalitesini artırmak için mücadele vermeye devam ettiler.

 Ben değil biz vurgusu ile birçok şeyin üstesinden gelebileceğimizi gösterdik. Bunu topluma yaymamız gerekir. Şu anki Hükümet Belediyeleri yanına alması gerekirken bir anda ben yaparım olur mantığı ile davranmaya başladı. Hükümet bu sıkıntılı dönemi nasıl birlikte atlatırız, ben değil biz vurgusunu nasıl sağlarız olgusu üzerinde çalışmalıdır.”

Diğer Haberler

Başa dön tuşu