KıbrısManşet

Kayhan Özelkoca: ‘’Yatay veya dikey büyüme bölge uygunluğuna göre belirlenmelidir’’

İnşaat Taşeronu Kayhan Özelkoca, Gazimağusa bölgesindeki yapılaşmanın zamanında denetimsizlikten kaynaklı sıkıntılar yarattığını ve artık çok geç kalındığını savundu.

Röportaj: Su Üçüz

 “Yapılan inşaatların altyapıları bulunduğu konuma uygun değildir”

Gazimağusa’da bulunan yapılanmalar hakkında düşünceleriniz nedir?

“Gazimağusa Bölgesine bakıldığında geçmişten başlayarak günümüze kadar gelen kötü ve düzensiz bir yapılanma var. Yapılan inşaatların altyapıları, bulunduğu konuma uygun değildir. Bana göre villa yanına apartman yapılmamalıdır ancak bu ülkede devlet yöneticilerinin denetimi olmadığı için çarpık bir yapılaşma baş gösterdi.”

Ülkemizde var olan yatay yapılanma konusu hakkında sizin yorumunuz nedir?

“Ülkemiz sulak bir bölge olduğu için dikey yapılanma uygun değildir. Fakat bu durumu bölgelerine göre ayırmak gerekiyor. Gazimağusa Bölgesine bakıldığında zamanında konuya müdahale edilmesi gerekirken, edilmemiş ve deprem endişesi ile şu an müdahale edilmeye çalışılıyor. Ancak bence bu müdahaleler için geç kalınmıştır.  Bundan sonrası için yapılması gereken bölge bölge İmar Planı çıkarılması, yatay ve dikey yapılanmanın bölge uygunluğuna göre belirlenerek inşaatlar yapılmalıdır.”

“Ülkede denetim eksikliğinden kaynaklı artış gösteren kaçak taşeronlar ve paravan inşaat şirketleri var”

Ülkemizde inşaat alanında personel açığı olduğu düşünülmektedir. Sizin bu konu hakkında düşünceleriniz nedir?

“Geçmişte olduğu gibi şu an Türkiye’den deneyimli, kalifiye elemanlar getiremiyoruz. Bundan dolayı üçüncü ülke vatandaşlarına yönelim artış gösterdi. Fakat üçüncü ülke vatandaşlarını da getirmek devlet ön izinleri onaylamadığı için getirtemiyoruz ve bu durum da inşaat alanında işçi açığına yol açıyor. Üçüncü ülke vatandaşlarında da sıkıntı çıkarıyor. Örneğin; bir şirket adaya 50 personel getiriyor ve bu işçiler bir süre çalıştırdıktan sonra Güney Kıbrıs’a gönderiliyor ve devlet tarafından kısıtlama konulmasına yol açıyor. Sonuç olarak bu durum inşaat sektöründeki diğer kişilere olumsuz yansımaktadır. Devlet, taşeronların ne kadar işçi getirdiğine, yanında ne kadar çalıştırdığına bakarak kısıtlama getirme gibi bir çözüm yoluna girerse işçi sıkıntısı ortadan kalkacaktır. Şu an da ülkede denetim eksikliğinden kaynaklı artan kaçak taşeronlar ve paravan inşaat şirketleri bulunuyor. Bu konular ile ilgili Taşeronlar Birliği ile çalışma içerisindeyiz ve birlik devlet tarafından imkanların kısıtlanmasına rağmen çalışmalarını elinden geldiğince yürütmektedir.”

“İnşaat sektöründe tek büyük sıkıntı; personel eksikliğidir”

 İnşaat sektöründe bugüne kadar karşılaştığınız en büyük sorun nedir?

“İnşaat sektöründe bulunan en büyük sıkıntı, personel eksikliğidir. Bu durum son zamanlarda daha da artış göstermiştir. Çünkü ülkemizin Türkiye Cumhuriyeti ile şartları aynı olmuştur ve böylelikle Türkiye’de bulunan deneyimli personellerin buraya gelmek için bir nedeni bulunmuyor. Bundan dolayı üçüncü ülke vatandaşlarını getirtmeye çalışıyoruz fakat bir önceki soruda da bahsettiğim gibi devlet tarafından getirilen kısıtlamalardan dolayı maalesef bu da mümkün olmuyor. Şu an adada bundan dolayı kaçak işçi çalıştıran birçok inşaat şirketi bulunmaktadır. Fakat ben yasal yollar ile çalıştırmaktan yana olduğum için personel eksikliği yaşamaktayım. Devletin bu konu ile ilgili çalışmalar başlatmalı ve kısıtlamaların sicillere göre değişmesi ve düzenlenmesi gerekmektedir.’’

 

Diğer Haberler

Başa dön tuşu