KIBRIS-ARENA-ÖZEL
Akşamcı Meyhanesi Direktörü ayni zamanda Restorancılar Birliği Asbaşkanlığı görevini de yürüten Arif Bayraktar, pandemi dönemiyle ilgili yaşanan sıkıntılara değinerek hükümetin özel sektöre yeteri kadar katkıda bulunmadığını sert bir dille eleştirdi.
“Firmaları kapatan iktidarlar bunun bedelini ödemek zorundalar’’
Pandemi dönemi mağdurlarının en başında gelen restorancılar, yaşanan süreçten oldukça sıkıntılı. Gerek kapanma gerekse saat sınırlamasından dolayı bir çok sıkıntı yaşanan sektör temsilcilerinden Arif Bayraktar Kıbrıs Arena’ya konuştu.
“Paket servis yapmaya başladık’’
Soru: Pandemi restoran sektörünü oldukça etkiledi. Peki bugünden sonra ne yapmayı planlıyorsunuz?
Hiçbir şey düşünemez olduk. Neyin ne olacağını bilemiyor, kestiremiyoruz. Tabii ki işimizin başındayız ve gerekli önlemleri aldık. Gelen müşterilerimize en iyi şekilde, en hijyenik şekilde hizmet vermeye devam edeceğiz. Kapandığımız dönemde paket servis yapmamak için direndim. Çünkü paket servis meyhanecilerin işi olmadığını düşündüm fakat yapanlara da saygı duydum ve bir zaman sonra biz de yapmaya başladık. Normal zamanda paket servis yapmazken şimdilerde ayakta kalabilmek için paket servisi işine de girdik. Pandeminin 2023 yılının ilk dilimine kadar devam edeceği söyleniyor. Zaten son dönemlerde vaka sayılarının da yeniden arttığını görüyoruz. Tekrardan bir kapanma olur mu olmaz mı bekleyip, göreceğiz.
“5 bin işletme kapandı’’
Soru: Birlik olarak üye sayınızda değişim oldu mu? Kepenk kapatanları sayısı nedir?
RES-BİR’e kayıtlı 5 bin işletme kapandı. Üye sayımızda herhangi bir değişim yok fakat hizmet veren 5 bin işletme kapandı. Bunların içinde en fazla meyhaneler etkiledi.
“Firmaları kapatan iktidarlar bunun bedelini ödemek zorundalar’’
Soru: Önümüzdeki yaz sezonu için beklentiniz nedir?
Önümüzdeki günlerde karantinasız, PCR testsiz, aşısız girişlerin hepsi olacağını düşünüyorum. Otel çalışanlarının dışarıya çıkarken kontrol edilmesi mümkün olmayacaktır. Nasıl ki Temmuz 2020’de 3 günlük girişleri yaptıktan sonra vaka sayımızda hızla artış olduysa, şu anda ki açılımla da bu artış tekrar yaşanacaktır.
Hükümet bin 500 TL’yi bile zar zor ödedi. Hükümetten hiçbir şekilde, hiçbir şey beklemiyoruz. Ancak Rum kesimi her ay çalışmayan kişilere 800 Euro veriyor. Aynı şekilde Almanya, Fransa, İtalya gibi ülkeler ‘0’ faiz ve geri ödemesiz hibe destekleri veriyor. Uzun vadeli taksitle özel sektöre destek veriliyor. Şayet bizim de hükümetimiz varsa eğer, özel sektöre gerekli desteği yapmalıdır. Biz, işletmelerimizi kapatma kararı aldıkları zaman da hiçbir şekilde karşı çıkmayız. Çünkü ‘bizi ödüyorlar’ diyeceğiz, fakat bin 500 TL’yi bile ödemekten aciz bir hükümetseniz eğer biz de; ‘biz açız’ diye bağırırız. Çünkü açız… Evimizin taksitlerini 1 yıldır veremiyoruz. Beni mahkemeye verdikleri zaman Cumhurbaşkanı ya da başbakan gelip benim kiramı ödeyip, beni kurtaracak mı? Hayır gelmeyeceklerdir… Çünkü onlar her ay maaşlarını alıyor. Nasıl ki 13’ncü maaş için Türkiye’ye gidilip para istendi, özel sektör için de gidip istenmeli ve alınmalıdır. Bunu kimse inkâr edemez. Nasıl ki memur için yaptıysanız, özel sektör için de yapacaksınız. Bizi kapattığınız da bedelini ödemek zorundasınız. Ödemeyecekseniz eğer kapatmayacaksınız.
“Belediye haftada mutlaka 2 defa gelir ve kontrolleri yapar’’
Soru: PCR testleri ve aşılarla ilerleyeceğimiz bu günlerde restoranınızdaki çalışanlar için gerekli önlemler alındı mı? Denetlim yapılıyor mu?
Restoranımızda tüm çalışanlarımıza her hafta düzenli olarak PCR testi yaptırıyoruz. Belediye sağlık ekipleri haftada 2 defa mutlaka gelir ve kontrollerimizi yapar. Bazen de gece kapanma saatimize yakın uğrarlar. Zaten biz kapanma saatine yakın kurallara uyarak işletmemizi kapatıyoruz. Restoranımızda sosyal mesafe, el hijyeni gibi tüm önlemleri de alıyoruz.
“Pazar günü kimse denetim yapmıyor. Sahiller insan kaynıyor’’
Soru: Çalışma saatlerinden memnun musunuz? Kısıtlamalar kaldırılmalı mıdır?
Hiç yoktan iyidir ama birkaç saat daha fazla uzatılsaydı daha iyi olurdu. Şu andaki kısıtlamadan da ‘memnun değiliz’ dememiz doğru değildir. Öte yandan Pazar günü tam sokağa çıkma yasağı olmasına rağmen Girne’den Lefkoşa’ya, Lefkoşa’dan Gazimağusa’ya gidenler var. Kimse denetlemiyor. Sahiller insan kaynıyor. Pazar gününü denetlenemiyorsanız eğer bu yasağı koymanın da anlamı yoktur. Ancak uçan kuşu bile denetleyip, ceza kesecekseniz eğer Pazar günü yasağı devam edebilir. Denetlenmeyecekse eğer yasak kaldırılmalı ve insanlar da o gün çalışarak ekmeklerini kazanmalıdır.
“Bu hastalık bitmeden bizim bu sorunlardan kurtulmamız ve önümüzü görmemiz mümkün değildir’’
Soru: Evlere servise son dönemlerde büyük rağbet gördü. Siparişlerde sorun yaşanıyor mu?
Herhangi bir sorun yaşanmadı. Hatta çok iyi geri dönüşlerde almaktayız. Ben meyhaneler için evlere servise karşı olmama rağmen çok iyi geri dönüşler aldık ve almaya devam ediyoruz.
Umuyorum ki bu hastalığı kazasız belasız atlatırız. Bu hastalık bitmeden bizim bu sorunlardan kurtulmamız ve önümüzü görmemiz mümkün değildir. Avrupa’da yaşasaydık eğer, tıpkı Avrupa’daki işletmeler gibi bizde 2019 yılındaki cirolarını hükümete göstererek ne kadar zararda olduğumuzu söyler ve devlet tarafından bu zararımız karşılanırdı. Çünkü hükümetler, işletmelerin zarara uğradığını biliyor ve onlara destek oluyor. Ancak bizde öyle bir şey yok…
