Kıbrıs

Öncü: ‘’Pandemi sürecinden ders almamız gerekir’’

İnönü Belediye Başkanı Ali Öncü, Kıbrıs Arena’ya bölgede yürütülen çalışmalardan bahsederek, pandemi sürecini değerlendirdi.

Pandemi sürecinin eğitimin ve turizimin ne kadar önemli olduğunu öğrenmemize vesile olduğunu belirten Öncü, bu süreçten ders almamız gerektiğini savundu.

‘’El birliğiyle bu süreci aştık’’

Soru: Pandemi sürecinde İnönü, Dörtyol ve Kortkuteli nasıl etkilendi?

Pandemi tüm dünyayı sararken bölgemiz de bundan nasibini aldı. Karantina süreci bizi çok etkiledi. İlk kez böyle bir salgınla karşı karşıya kaldık ve kimse bu süreçte ne yapacağını bilmez durumdaydı. Pandeminin başladığı dönem, Mart – Nisan aylarını kapsayan karantina sürecinde çok zorandık. Özellikle İnönü köyünde Güney Kıbrıs’ta çalışan birçok vatandaşımız olduğu için çok zorlandık. Öte yandan Dörtyol ve Korkuteli köylerinde özel sektörde hizmet veren çok vatandaşımız vardı. Onların ulaşımını sağlamak, onlara her konuda yardımcı olmak için mücadele ettik. Birçok sorunla boğuştuk fakat el birliğiyle bu süreci aştık.

‘’Şu anda yazılım ve şirketin açılma aşamasındayız’’

Soru: Avrupa Birliği yatırımları bir dönem durmuştu. Yatırımlar tekrar başladı mı?

Avrupa Birliği yatırımları tekrar başladı. Yatırımlar noktasında benden bir önceki başkanımız Hasan Beycanlı döneminde Avrupa Birliği’ne 3 proje verilmişti. Göreve başladığım dönemde bu 3 projemizin 2’si kabul edildi. Şu anda ise ortak olarak yürüteceğimiz; çöp atıklarının toplanarak belirli bir merkezde ayrıştırılıp, paketlenmesi projesi var. 7 belediyenin ortak olarak yapmaya başladığı bu projenin maliyeti 1,5 milyon Euro değerinde. Projedeki asıl hedefimiz vatandaşlarımıza eğitim vererek, çöpleri evde ayrıştırmalarını sağlamak ve ayrıştırılanları toplayıp daha sonra paketleyip Türkiye’ye veya piyasaya göndererek değerlendirmektir. Projenin ilk aşamasını geçtik. Şu anda yazılım ve şirketin açılma aşamasındayız. Birkaç aya kadar Avrupa Birliği’nin değerlendirilmesi tamamlanacaktır diye düşünüyorum.

‘’5 gün içerisinde yaklaşık 10 defa onarım yapmak zorunda kaldık’’

Soru: Her dönem yaşanan su sıkıntısı tekrar başlamıştı. O dönem içerisinde neler yaşadınız?

Korkuteli köyümüzde bir kuyumuz var. O suyla Korkuteli köyünü ile bir dönem idare ettik. Ancak Dörtyol köyündeki kuyulardaki su yok denecek kadar azdı. Türkiye’den gelen göletteki sularda tamamıyla bittiği için son hafta yorulduk. Çünkü o dönemde Gönyeli’den gelen 4 tanker ile 1 hafta boyunca su dağıtımı yaptık. Bu vesileyle Gönyeli Belediye Başkanı Ahmet Benli’ye teşekkür ediyoruz.

Elbette bu süre zarfında kuyularımızda su vardı ama suyu köyümüze aktarmak çok zordu. Çünkü su borularımız asbest boruydu dolayısıyla suyu sabah veriyorduk ama öğlen kesmek zorunda kalıyorduk. O dönemde vatandaşımız sanıyordu ki; kuyulardaki suyu veremiyoruz. Hayır, suyu veriyorduk fakat su ancak yarı yarıya gelebiliyordu. Sebebi ise borularımızın uzun zamandır kullanılmaması ve bundan dolayı hep çatlıyor olmasıydı. Bizde çatlayan yerin onarımı yapıyorduk. 4-5 saat sonra tekrar basınç ile suyu veriyorduk. Suyu verince bu sefer başka bir yerde çatlak veriyordu. 5 gün içerisinde yaklaşık 10 defa onarım yapmak zorunda kaldık. 13 kilometre uzunluğunda olan bu borularımızda çatlağı tespit etmek ve onarımını yapmak da fazlasıyla uğraş gerektiriyordu. Dolayısıyla verdiğimiz suyun büyük bir kısmı da dışarıya attı. Ancak başarılı bir dönemi geçirdiğimizi düşünüyorum. Elbette birtakım eksiklerimiz var, herkesi mutlu edemedik, zamanında yetiştiremedik fakat bu zamanda azimle ve sabırla çalışan İnönü Belediye personeline teşekkür ediyorum.

‘’Bu konu hakkında artık düşünmenin, konuşmanın gereksiz olduğunu düşünmekteyim’’

Soru: Sizce Belediyeler Yasası güncelliğini yitirdi mi? Belediyelerin birleşmesine nasıl bakıyorsunuz?

Belediye başkanı olduğum 2010 yılından itibaren her yıl düzenli olarak konuşulan fakat hiçbir şekilde, hiçbir adım atılmayan bir konudur. Bugüne kadar yapılamayan ve sadece konuşmaktan öteye gidilmeyen bu konuda herhangi bir ilerlemeye kaydedeceğimizi de düşünmüyorum. Söylediklerimin tamamı belediyelerin birleşmesi konusu içinde geçerlidir.

Bizler yıllardır konuşuyoruz fakat bu kapsamda bizi yönetenler bu konuda hiçbir şey demiyorlar, hiçbir şekilde öngörüleri ve projeleri yok. Çünkü 15-16 ayda değişen bir hükümet ve bakanlıklar var. Bir bakan daha koltuğuna alışamadan diğer bakan gelmektedir. Müsteşar, müdürler değişiyor. Dolasıyla bu konu hakkında artık düşünmenin, konuşmanın gereksiz olduğunu düşünmekteyim.

‘’Elimizde var olan gelir kaynaklarımızı verimli bir şekilde kullanıyoruz’’

Soru: Devletten alınan katkılar yeterli midir?

Bilindiği üzere ana katkımız devletten gelmektedir. Yerel yönetimli birçok küçük belediyenin devlet katkısı olmadan kendini idame ettirmesi mümkün değildir. Ancak biz, kendi yapımızı güçlendirdik ve elimizde var olan gelir kaynaklarımızı verimli bir şekilde kullanıyoruz. Vatandaştan aldığımız vergilerin tamamına yakınını topluyoruz. Çünkü bizim tam anlamıyla oturmuş bir sistemimiz vardır. Bu sistem içerisinde vatandaştan topladığımız vergiler için biraz ‘katı’ olarak davranmaktayız. Ancak pandemi sürecinde vatandaşımızdan almamız gereken emlak, su gibi birçok vergimizi almakta zorlanma yaşadık. Sebebi ise süreç içerisinde parası olmayan vatandaşımızdan doğal olarak hiçbir ücret alamadık.

‘’Olmayan ekonomi değerlendirilmez!’’

Soru: Ülke ekonomisini değerlendirir misiniz?

Olmayan ekonomi değerlendirilmez! Bir ada ülkesiyiz ve verilen her karar diğer büyük ülkelere benzemeyebilir ancak öğrencilerimizin ülkemizde ne kadar değerli olduklarını öğrendik. Aynı şekilde turizmimizin de eğitim kadar ne kadar önemli olduğunu gördük. Özellikle turizm sektöründe mutlaka 15-20 veyahut 25 yıllık planlara ihtiyaçlara olduğunu gördük.

Artık yönetim şeklimizin de değişmesi gerektiğine inanıyorum. Bu şekilde devam edemeyeceğiz. Eğitim ve turizm gibi lokomotif sektörlerimiz için politikalar geliştirmemiz gerekmektedir. Kişiler, makamlar değişebilir fakat politikalarımızın değişmemesi gerekir. Uzun soluklu olması gerekiyor. Bu bağlamda Pandemi sürecinden ders almamız gerektiğidir. Eğitim, Sağlık, Turizm’deki eksiklilerimizi tamamlarsak eğer bizlere büyük kazanımları olacaktır. Ancak bu eksiklerimizin, bu yaşadıklarımızı atlattıktan hemen sonrasında sağlığı, bu zor süreçte yaşadığımız acıları, ekonomimizin birkaç içinde unutulacağı kanaatindeyim. Biz geçmişi biraz çabuk unutuyoruz. Ülkemizde fazlasıyla öneme sahip olan Sağlık, Turizm ve Eğitim gibi alanlarımızın siyasetten arındırılarak, kişilere bağlı olmadan kuracağımız bir yapı ancak ilerletebiliriz. Aksi halde hep böyle kalacağız.

Bu çerçevede şahsım olarak ekonomimizi ben 2’ye ayırıyorum; Devlet Memurları Cumhuriyeti ve Garibanların cumhuriyeti olan özel sektör var. Pandemi süreci KKTC’de ekonomik olarak sıkıntıya uğrayanların sadece özel sektörde hizmet alan ve verenlerin olduğudur. Lefkoşa, Girne ve Mağusa bölgelerimizde hizmet veren arkadaşlarımız, dostlarımızın bu süreç içerisinde defalarca kez belirttiğimiz olan Hayal Şehir Kapalı Maraş’ı, şu anda ülkemizin her yerinde yaşamaktayız. Esnaf birkaç insanı görünce sevinecek duruma gelmiştir.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu