Kıbrıs

Saray değil yerleşke

Bir kaç gündür kamuoyunu meşgul eden Cumhurbaşkanlığı Sarayı konusunu gerçekleri öğrenmek ve kamuoyuna çarpıtmadan yansıtmak için proje takipçisi Cumhurbaşkanlığı Müdürü Serkan İlseven açıklama yaptı. İlseven yapmış olduğu açıklamada şunları söyledi:

“ Mevcut Cumhurbaşkanlığı binası artık kullanım ömrünü tamamlamıştır. Daha önce inşa edilen ve toplantıların yapıldığı beyaz konut olarak bilinen ek bina da surlara zarar veriyor gerekçesi ile 4. Cumhurbaşkanı Sn. Mustafa Akıncı döneminde yıktırılmış ve eski Cumhurbaşkanları’nın kullandığı kapalı alan Sayın Tatar döneminde %40 azalmıştır.

KKTC Cumhurbaşkanlığında 150’ye yakın çalışan memur  ve üst düzey bürokratın kullandığı İdari Bina surlar üzerinde bir barakalar sistemidir. UNDP’nin  tavsiye kararlarında surlara bu mesafede binaya izin vermemektedir. Bina ile surlar arası mesafe yer yer 2 metrenin altındadır. Surların yapımında kullanılan malzemeler (kerpiç ve taş) göz önüne alındığında bu binaların surlara verdiği yükten dolayı  yıkılması gerekmektedir.

Cumhurbaşkanlığı bünyesindeki Senfoni Orkestrası’nın dünyanın çeşitli ülkelerinden 26 üst düzey elit sanatcı eski bir ambarda çalışmalarını sürdürmektedir. Konser salonları yoktur.  Sözkonusu yerleşke buna da çözüm olacaktır.

Kayıp Şahıslar Komitesi’nin 46 üyesi birbirinden bağımsız iki ayrı binada çalışmalarını sürdürmekte ve  bu binalar için yıllık ödenen kira bedeli 200.000 TL olup ihtiyacı da karşılayamamaktadır.

Cumhurbaşkanlığımızın Basın ve Halkla ilişkiler Müdürlüğü bölümü Cumhurbaşkanlığını’nın vakıflardan kiraladığı kerpiç binalarda son derece olumsuz şartlarda hizmetlerini sürdürmektedir. Tüm bu binalar için her yıl yüklü miktarlarda paralar  tadilat için harcanmaktadır. Düşünülen Cumhurbaşkanlığı  Yerleşkesi tüm bu sorunlara çözüm olacaktır.

Yerleşke alanının Kent Park Projesi alanı ile ilgisi yoktur

Cumhurbaşkanlığı yerleşkesi Türkiye Cumhurbaşkanı Sn. Recep Tayyip Erdoğan’ın yapılan bir açılışta gündeme getirmesine kadar gündemimizde olmayan bir konuydu. Yeni yapılan protokolde ayrılan 14 milyon bütçe altyapı ile projelendirme için ayrılmıştır. Bu rakamın KKTC bütçesi veya Türkiye’nin KKTC için ayrırdığı, önceden belirlenmiş bütçe ile ilgisi yoktur. Cumhurbaşkanlığı Yerleşkesi’nin Kermiya’da daha önce Sn. Sibel Siber döneminde, Meclis Başkanlığı’nın Kent Park Projesi olarak düşündüğü arazi ile ilgisi yoktur ve iki arazi arasında Dereboyu-Kermiya yolu bulunmaktadır. Yapılacak olan proje saray değil Cumhurbaşkanlığı Yerleşkesidir.

Bizi arayan ve bilgi almaya çalışan gazetecilere ısrarla anlatmamıza rağmen, konuyu çarpıtıp yazmaktan ve toplumu bir çatışma ortamına sürüklemekten maalesef geri kalmıyorlar. Amacımız, personelin rahatça ve bir çatı altında çalışacağı, araçlarını park edebilecek alanların olduğu ve ziyarete gelen misafirlerin güzel bir şekilde ağırlanabileceği yerleşkeye sahip olmaktır.

Ne KKTC Meclisi’nin ne de Lefkoşa Belediyesi’nin süren bir çalışması bulunmamaktadır

Kent Park projesi ile ilgili ne KKTC Meclisi’nin ne de Lefkoşa Belediyesi’nin süren bir çalışması bulunmamaktadır. Amacımız Cumhurbaşkanlığı Yerleşkesi olarak düşünülen alan ile Kent Park Projesi olarak düşünülen ve yolun güneyinde bulunan alanı ve projeleri birleştirip halkımızın kullanımına güzel ve sosyal bir alan kazandırmaktır. Tasarladığımız projede 5 dönümlük bir alan Cumhurbaşkanlığı yerleşkesine ayrılacakken yaklaşık 50 dönümlük bir alan ise kütüphane, konferans salonları, parklar, anfitiyatro, rekreasyon alanları, sergi salonları, müze, yani halkın ihtiyaç duyduğu, kamuya açık sosyal alanlardan oluşacaktır. Kent Park projesinin Cumhurbaşkanlığı Yerleşke projesi ile birleştirilmesi ile proje yaklaşık 350 dönüme çıkacak ve yeşil alanlar, yürüyüş yolları, gölet, çocuk oyun alanları, bisiklet yolları gibi insanlarımızın gidip dinlenebileceği bir proje yaratılacaktır.

Konuları çarpıtıp ortamı germeye çalışıyorlar

Gazetelere de anlattıklarımız bu çerçevenin dışında değildir.

Bir yıldır yaşadığımız pandemi sürecinin zaten sinirleri gerdiği ülkemizde konuları çarpıtarak insanlarımızı daha da germenin ve kutuplara bölmenin bir anlamı yoktur. Bir kesim “bunu yapacağınıza pandemiden dolayı yokluk çeken insanlara yardım edin” diyebilir. Biz Cumhurbaşkanlığı olarak elimizden geldiğince ve bütçemiz yettiğince insanlarımıza da yardım etmeye çalışmaktayız. Cumhurbaşkanımız Sayın Ersin Tatar ve eşi Sn. Sibel Tatar yardım konularında çok hassas olup insanlarımıza gerek Cumhurbaşkanlığı, gerek Vakıflar İdaresi, gerek Kızılay gerekse şahsi olarak destek ulaştırmaktadır. Yapılan yardımların insanları rencide etmemesi adına gizli olması gerektiğine inanan bir kişiliğe sahip olan Sn. Tatar’ın bu tavrı yardım yapılmıyor anlamına çekilmesin”.

Bizler doğru haberin kamuoyuna ulaşması adına konunun takipçisi olacağız. Sn. Cumhurbaşkanı veya bu projeyi takip edecek Cumhurbaşkanlığı yetkilileri ile zaman içerisinde yeniden konuşup gelişmelerle ilgili kamuoyunu bilgilendirmeyi sürdüreceğiz. Mevcut Cumhurbaşkanlığı binasının bir müzeye dönüştürülerek Kıbrıs Türk tarihinin orada sergilenmesi kendi düşüncemize göre güzel olacaktır. Böyle bir proje özelde Lefkoşa’ya genelde ülkemize eşsiz bir değer kazandırılacaktır. İlgili yerlerden elde ettiğimiz bilgilere göre projenin başlaması halinde Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı Kent Park Projesi olarak düşünülen araziyi toplumsal fayda çerçevesinde Cumhurbaşkanlığı’na devretmeye hazırdır.    

    

Diğer Haberler

Başa dön tuşu