KıbrısManşet

‘’Ülkeyi açmak için öncellikle insanla temaslı bütün meslek gruplarına öncelik verilmeliydi’’

Gazimağusa Devlet Hastanesi Başhekimi Mustafa Kalfaoğlu, pandemi süresinde hastanenin çalışmalarını değerlendirerek, süreci titizlikle yönettiklerini ve sorun yaşamadıklarını belirtti.

KIBRIS ARENA ÖZEL HABER

‘’Ülkeyi açmak için öncellikle insanla temaslı bütün meslek gruplarına öncelik verilmeliydi’’

Başhekim Kalfaoğlu, temaslı takip ekiplerinin yetersiz olduğunu dile getirerek, pozitif vakaların erken aranmadığını ve bu sürecin çok tehlikeli olduğuna vurgu yaptı.

‘’Tüm doktor ve hemşirelerimiz artık tecrübe kazanmış durumdadır’’

Soru: Gazimağusa Devlet Hastanesi pandemi sürecinin başlangıcından bugüne ne noktaya geldi? Herhangi pozitif veya temaslı durumunda neler yapıyorsunuz? Alt yapı çalışmalarınızı tamamladınız mı?

Pandemi sürecinin başlangıcından itibaren Covid-19’lu olan hastalarımızı hastanemize almadık ve dışarıda kabul ettik. Tır konteynerlerinde başladığımız süreçte, daha sonra yerleşik özel konteynerlere geçtik. Alt yapımızı düzelttik ve tecrübe kazandık. Şu anda Covid-19 olan hastayı hastanemize almıyor ve herhangi bir şüphe durumunda hastanenin dışında testini yapıyoruz. Pozitif vaka olduğu durumda hastayı Lefkoşa Burhan Nalbantoğlu Hastanesi’ne gönderiyoruz ve vakanın tedavisi orada devam ediyor.

Tüm doktor ve hemşirelerimiz artık tecrübe kazanmış durumdadır. Polikliniklerimizi öncelikle kısıtlamıştık ancak şu anda normale çevirdik ve maske takarak içeriye alıyoruz. Hastanemizde sadece hastanın yanında refakatçi kabul ediyor, kesinlikle hasta ziyareti kabul etmiyoruz ve almıyoruz. Sadece ölümü kesinleşen kişiler varsa eğer, ailesi son kez görsün diye alıyoruz. Onda da PCR testini şart koşarak refakatçı kabul ediyoruz.

‘’Şu andaki temaslı takibinin yeterli olmadığını düşünüyorum’’

Soru: Günlük yapılan test sayısı yeterli midir? Filyasyon ekibinin temaslı takibi için yaptığı çalışmalarını değerlendirir misiniz?

Temaslı takibi merkez Lefkoşa’dan yapılmaktadır. İlk başlarda hasta sayısı azken gayet iyiydi. Ancak hasta sayısının artması ile temaslı takibi yetersiz oldu. Covid-19 testi pozitif olan hastaların 24 saat sonrasında arandığı bile oluyor. Bu süre çok tehlikeli bir süredir. Şu andaki temaslı takip ekibinin yeterli olmadığını düşünüyorum. Ya ekip yoruldu, ya imkanlar yetersiz, ya da artık onlar da gereken özeni göstermekten vazgeçtiler. Biz bakanlıktan temaslı takibini bölgelere ayırmalarını ve merkezden de koordinasyon sağlanarak yapılmasını istedik. Hastayı bölgede bulup, temaslılarını da alıp, bölgesel olarak bildirmek çok daha faydalı olacaktır. Bakanlıkla temas halindeyiz ve çalışmalar devam ediyor. İnşallah böyle bir sisteme geçilip, işi daha etkin bir şekilde yapacağız.

‘’Günlük yapılan test sayısı az’’

Günlük 500-700 arası test yapılıyor. Bu sayıyı artırabiliriz. Ancak cihaz ve personel anlamında eksiklik yaşıyoruz. 1 cihaz ve 2 personel alınması durumunda vardiya şeklinde çalışıp, günde 2 bine yakın test yapabileceğiz. Ülke genelinde yapılan test sayısına bakıldığında ise Rum kesiminde 40 bin test yapılıyorken; bizde 7 ile 10 bine yakın test yapılmaktadır. Bu test sayıları Rum tarafıyla mukayese ettiğimiz zaman bizdeki test sayısının az olduğunu

‘’Ülkeyi açmak için öncellikle insanla temaslı bütün meslek gruplarına öncelik verilmeliydi’’

Soru: Bazı taraflarca aşılanmaya olumlu bakılırken, bazı taraflarca aşıya çekimser davranılıyor. Siz ne düşünüyorsunuz? Ülkemizde uygulanan aşı politikası hakkında görüşünüz nedir? Yeteri kadar özen gösteriliyor mu?

Şu anda Covid-19’a karşı elimizde bulunan tek silah aşıdır. Zaten önümüzdeki süreçte uluslararası uçuşlar için aşılanma istenecektir ve aşılanan insanların hastalığı daha hafif atladığı da çalışmalarca gösteriliyor.

Ülkemizdeki aşı politikası çerçevesinde yapılan aşı sayısı  yeterli değildir. Gelen aşı miktarı az olduğundan dolayı dünyayla paralel bir şekilde ilerleme kaydediliyor. Öncellikle 80 yaş üzeri, daha sonra 70-80, 60-70 yaş aralıkları gibi birtakım düzenlemeler yapıldı. Sağlık çalışanları, eczaneler, polisleri gibi risk grupları öncelikle aşılandı. Risk gruplarının aşılanması doğrudur fakat ülkeyi açmak için öncellikle insanla temaslı bütün meslek gruplarına öncelik verilmeliydi. Tabii yaşlı insanlar aşılandı ama yaşlılar zaten evlerinden çıkmıyorlar. Sonuçta bu insanlar, hastalığı taşıyan insanlardan korunması gerçekleşseydi eğer biraz daha bekletilip aşılanabilirdi. Bu sayede risk grupları aşılanırdı. Ancak dünyada da yaşlı nüfustan, gençlere doğru bir aşılanma yapılmaktadır. Ben bu konuda biraz daha farklı düşünüyorum.

‘’Yine de Çin aşısını tercih ederdim’’

Soru: Hangi aşıya güvenmeliyiz?

Bize gelen aşı klasik Sinovac isimli Çin aşısıdır. Bana sorsalardı eğer ben yine Çin aşısını tercih ederdim. Belki bağışıklık düzeyi daha düşük olabilir fakat diğerinin gelecekte problem yaratma riski daha fazla olabilir. Bundan dolayı genetik kökenli aşıları tercih etmiyorum. Tabii ki takip etmek, görmek gerekir. Bu konudaki bilgiler de çok yeni. Tam olarak da kesinleşmemiş bilgilerdir.

‘’Yapılan PCR testleri hastayı yakalaması %70-80 oranındadır’’

Soru: Yapılan testler ne kadar doğru sonuç veriyor?

Yapılan PCR testleri hastayı yakalaması %70-80 oranındadır. PCR negatif çıkıp hastalığı olan kişiler çıktığı gibi, PCR pozitif çıkıp hasta olmayanda olabilir. Yalancı pozitif veya negatif durumu vardır. Ancak güvenilir bir testtir ve tüm hastaları bu şekilde yakaladık.

‘’Kesinlikle okulların açılması gerektiğini düşünüyorum’’

Soru: Sağlık Üst Kurulu’nun aldığı kararları değerlendirir misiniz?

Sağlık Üst Kurulu’nun bugüne kadar aldığı kararlar doğru ve yerinde kararlardır. Belki daha farklı kararlar alınıp, bölgeler arası geçiş PCR testi şartı aranarak korunabilirdi. Mesela Gazimağusa korunabilirdi. Çünkü Mağusa 3 ay boyunca ‘0 vaka’ olarak ilerledi. Biz Mağusa’ya PCR testi şartıyla alım yapabilseydik eğer Mağusa’ya hastalık gelmezdi. Ancak bunun için geç kaldık. Bir ara bölgeler arası geçişlerde tıpkı yurtdışına veya Rum kesimine giriş yapılır gibi PCR testi şartı arandı fakat yığılma oldu. Vatandaş yanlış anladı ve testlerin yetersiz olduğu düşünülerek karardan dönüldü.

Bu süreçte öncellikle okullar açılmalıydı. Bu konuda kesinlikle okulların açılması gerektiğini düşünüyorum. Sonuçta öğrenci yaş gurupları Covid-19 hastalığını hafif geçirecek insanlardır. Öğretmenlerin çoğu genç, yaşlı olanlarda aşılandı. Bunların tek riski hastalığı taşıma olasılığı yüksek olmasıdır. Ancak eğitimin de artık aksamaması gerekir. Bu 1 yıllık kayıp telafi edilemez. Aynı zamanda online eğitimin de başarılı olacağını düşünmüyorum. Zaten yakında öğrencilerin de performansı sınav sonuçlarıyla ortaya çıkacaktır.

‘’Bilekliğin başarılı olacağını düşünmüyorum’’

Soru: Ev karantinasında artık e-bileklikler kullanılacak. Bu açılım için öngörünüz nedir?

İnsanların bilinçlendirilmesi ve insanların kendini koruması gerekir. Kendini korumayanlara ceza getirilse eğer bu daha caydırıcı olur. Maske takmayıp, karantina koşullarına uymayanlara yüksek ceza kesildiği takdirde bunun daha etkili olacağını düşünüyorum. Birisinin içinde koşullara uymak gelmiyorsa eğer bilekliği çıkartır ve yine de dışarıya çıkar. Bileklik ile karantina sürecinin sağlanması konusundan bilekliğin başarılı olacağını düşünmüyorum.  

Diğer Haberler

Başa dön tuşu