Bostancı (Astromeritis), Yeşilırmak (Limnidi) ve Derinya kara sınır kapılarını kullanacak olan Kıbrıslı Türkler maalesef orada sigorta çıkaramıyor, seyrüsefer (yol izni) alamıyor.
İlgili sigorta şirketlerinin o bölgelerde ofisleri olmasına rağmen bu ofisler açılmıyor ve Kıbrıslı Türkler Metehan Barikatını kullanmak zorunda bırakılıyor. Metehan Barikatı zaten her gün fazlasıyla yoğunluk yaşarken bir de ekstra olarak mağdur vatandaşların da buradaki yoğunluğa katılması ile tam bir keşmekeş yaşanıyor.
Bu karar, RUM Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığının kararı ile 2016 yılında alınıp duyurulmuştu. Herkesin bildiği gibi KKTC sınırlarından güneye geçmek için seyrüsefer (yol izni) çıkarma zorunluluğu var. Bu yılda bir yapılıyor … ücreti de yok, fakat bu izni de sadece Lefkoşa Metehan Barikatında yapılıyor. Ama ülkemizde Derinya ve Bostancı (Astromeritis) Barikatında Rum sigorta ofisleri olmasına rağmen ne seyrüsefer çıkarılıyor ve de sigorta veriliyor. Kıbrıs Rum devletinin denetimi altında yasal olarak bu işlemlerin yapılabilmesi gerekirken, ne yol izni veriliyor ne de sigorta işlemleri yapılıyor.
Kıbrıslı Türklere uygulanan bu eziyetin amacı nedir? Ayrıca Rum devletinin denetimi altında bu işlemler yapılabiliyor madem ki neden Kıbrıslı Türkler mağdur ediliyor? Bu barikatlarda online sistem yok. Bu barikatlarda sigortacı yok ama sigorta işlemi yapabilecekleri binaları var. İnsanlar sırf güneye geçmek için illa ki Lefkoşa’ya gelip seyrüsefer veya sigorta çıkartıp geri kendi bölgelerindeki sınır kapılarından geçmek için zaman ve para harcıyor. Rum devletinin kuralları çerçevesinde bu işlemler madem ki yapılabilir bu eziyetten vazgeçilsin. Herkes bulunduğu bölgedeki sınır kapılarından bu hizmeti alabilsin….Buralardaki sınır kapılarında bu işlemleri yapmamaları için hiçbir engel yok. Rum kontrolü altındaki tüm barikatlarda bu işlemler kolaylıkla yapılabilir. Yeter ki niyet olsun!
