Yaşam

Yediklerimiz sadece bedenimizi değil psikolojimizi de etkiliyor

Yediklerimizin vücudumuzu ve genel sağlığımızı doğrudan etkilediğini artık neredeyse hepimiz biliyoruz. Peki ya, psikolojimiz ile besinler arasındaki ilişki?

Besinler ve duygu durumumuz arasındaki ilişki yıllardır araştırılan, karmaşık konuların başında geliyor.Uzmanlar, kişinin içinde bulunduğu duygu durumun tükettiği besinleri belirlediği gibi tüketilen besinler de duygu durumu üzerinde etkiye sahip olduğunu ortaya koyuyor. Son zamanlarda yapılan araştırmalar kişilerin stresli zamanlarda yeme düzenlerinin değiştiğini göstermiştir. Son zamanlarda sıklıkla duymaya başladığımız ‘stres azaltan yiyecekler’ (Comfortfood) kelimesi de buradan gelmektedir.

Stres durumunda rahatlamamızı hızlandıracak besinler arıyoruz

Stres azaltan yiyecekler; olumsuz duygularımızı azaltırken; olumlu duygularımızı arttırır. Stres azaltan besinlerin tüketilmesi yaşanan duygusal strese bir tepki olarak kabul edilir. Stres azaltan yiyecekler kültürlere göre farklılaşmakla birlikte genellikle karbonhidrat oranları yüksek; hazırlaması kolay, pratik besinlerdir. Stres durumunda, kişinin rahatlamasını hızlandıracak besinler aradığı bilinen bir gerçektir. Ancak bunun bir kısır döngüye neden olabileceği unutulmamalıdır. Karbonhidrat değeri yüksek besinler adrenalin veya genellikle ‘stres hormonu’ olarak adlandırılan epinefrin hormonunda dalgalanmalara yol açabilir.

Stres ve olumsuz duygulara karşı bizi daha dirençli hale getiren besinler olduğuna da dikkat çekiyor. Yapılan araştırmalarla günlük meyve-sebze tüketimi ile pozitif ruh halinin yüksekliği arasında güçlü bir ilişki olduğunun ispatlanmıştır. Ayva, mürver, semizotu, hindiba, marul gibi besinlerin bireyin sakinleşmesinin ve duygu durumunu düzenlenmesinin üzerinde etkisi vardır.

Yükselen serotonin seviyesi duygu durumun iyi olması ile ilişkili

Tam tahıl grubu, işlenmemiş̧ et, sebze, meyve gibi besinleri tüketen kişilerde bipolar bozukluk, anksiyete veya depresyon tanısı, sağlıklı besin tüketimi az olan kişilere göre daha az konulmaktadır. Serotonin; istiridye, salyangoz, ahtapot, kalamar, muz, ananas, erik, fındık, süt, hindi, ıspanak,yumurta, kajufıstığı, ceviz, fıstık, badem gibi kabuklu yemişlerde; susam, kabak çekirdeği ve ayçiçeği gibi çekirdeklerde; soya fasulyesi, buğday, pirinç ve mısır gibi besinlerde bulunan önemli bir nörotransmiterdir. Uyku, iştah ve dürtü kontrolünün düzenlenmesine yardımcı olur. Yükselen serotonin seviyesi, duygu durumun iyi olması ile ilişkilidir. Buna karşı olarak şeker içeren içecekler, rafine gıdalar, kızartılan besinler, işlenmiş et, rafine tahıllar ve yağ oranı yükseksütürünleri, bisküvi, meze ve hamur işitüketimini kapsayan sağlıksız beslenme alışkanlıklarının artan depresyon riski ile ilişkili olduğu gösterilmektedir.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu