KIBRIS ARENA-ÖZEL HABER
Motorlu Araç Satıcılar ve İthalatçılar Birliği Başkanı İbrahim Akın sektörü Kıbrıs Arena’ya değerlendirdi.
“SEYRÜSEFER SİSTEMİNİN ACİLEN DEĞİŞMESİ GEREKİYOR”
Motorlu Araç Satıcılar ve ithalatçılar Birliği Başkanı İbrahim Akın, ülkemizde 109518 bin yeni kayıt aracın olduğunu söyleyerek verileri paylaştı.
Buna göre 213.374 adet kullanılmış araç, 25.059 adet kaydı yenilenen araç, 347.951 adet yolda giden araç, 32.001 adet kaydı iptal edilen araç olduğunu söyledi. Bu verilere göre de genel toplamın 379.952 bin adet olduğunu dile getirdi.
Ülkedeki pandemi koşullarına değinen Akın, Seyrüsefer sisteminin acilen değişmesi gerektiğini vurguladı.
Araç sayımıza göre yol kapasitesi yetersiz…
Ülke altyapısı bu araçlar için yeterli mi?
“Kesinlikle yeterli değil. Yeni anayolların yapılması ile sorun çözülmüyor. Asfalttaki yol çizgileri, tabelalar, düzgün yapılmadığı için sürekli revize ediliyor. Geçtiğimiz yıllarda Ciklos Mevkinde sel felaketi yaşanmıştı. Yaşanan felakette, yol kenarında bariyer olmadığı için üç gencimiz yaşamını yitirmişti. Bu olay olduktan sonra bölgedeki dere yatağı ıslah edilerek yol kenarına bariyer çekilmişti. Bu üzücü felaket yollarımızın altyapısının araçlar için yeterli olmadığının en büyük örneklerinden biridir. Ülkemizin araç sayısına göre yol kapasitesinin çok çok gerilerde olduğunu rahatça söyleyebilirim.”
Pandemi dönemi araç satışını nasıl etkiledi?
“Yıllık ortalamaya baktığımız zaman, bizlerin araç satış son yıllarda 1000 civarındadır, bu rakam yıllık, 11000 civarında seyretmektedir. Pandemi geldiği zaman kapanmamız kesinlikle araç satış konusunda büyük bir etki yaratmıştır. Pandemiden hemen sonra yaptığımız çalışmada KDV’yi indirdik. Bu çalışmanın uzun bir süre yürürlükte kalmasını sağladık. Bu uygulama arabasını yenileme ihtiyacı olup, tatile gidemeyen bir çok vatandaşımız açısından bir fırsat haline dönüşmüştür. Sektör olarak, (kaportacı makinist vs.) pandemi döneminden en az hasarla çıkmayı başardık.
Temmuz ayında yeni gelen hükümet ile KDV indiriminin devam etmesi konusunda ne kadar ısrar etsek de, bu konuda herhangi bir olumlu yanıt alamadık. KDV indirimi uygulaması Temmuz ayında kaldırılarak, hem araç satışının düşmesi sağlandı, hem de ekonomiye olan gelir azaldı. Bir arabanın satış miktarının yaklaşık %50 si devletin kasasındadır. Gümrük, KDV, Fon, Seyrüsefer, Muayene vs… Dolayısı ile araç satışının düşürülmesi demek, devletin hemen hemen kasasına gireceği paranın yarıya düşmesi anlamına gelmesi demektir. Kısaca özetlemem gerekirse, biz bir araç satarken, bütün eksiklerini gideriyoruz ve eksiksiz bir şekilde teslim ediyoruz. Bir aracın herhangi bir eksiği, lastik değişimi, kaporta, motor aksamları, iç döşemesi vs. biz bunları tam anlamıyla yaparken devletin kasasına yine para giriyor. Çünkü yapılan işlemlerin de ham maddesi yurt dışından geliyor. Özellikle araba lastiği ve parçaları için de devlete ayrı bir katkı sağlamış oluyoruz.”
“Günümüzde kayıtlı 400 galerimiz var”
400 galerinin günde 80-100 araçtan, günde 30 araç kayıt yaptırdığını düşünürsek, sektörün %30 civarına gerilediğini açıkça görmekteyiz. Bunların sebebi, hükümet yetkililerinin bilinçsiz olmasıdır. konuya hakim yetkililerin olmaması ve bu yönde devletin herhangi bir politikaya ve vizyona sahip olmamasından kaynaklanmaktadır.”
“Yönetimimizin tecrübeli olması seyrüsefer affı konusunda etkili oldu”
“Yönetim kurulumuz ve hükümet yetkililerinin çalışması konusunda yaptığımız Seyrüsefer Affı Projesi ile yolda giden araçların hemen hemen %50 sinin seyrüseferi olmayışını projelendirerek af çıkarılmasını sağladık. Böylelikle hem devletin kasasına hem de bu konuda eksikliği olan vatandaşlarımıza katkı sağlayarak ileri bir adım attık.”
“Seyrüsefer sisteminin acilen değişmesi gerekiyor”
“Yıllardır bütün gelmiş geçmiş hükümetler ile yaptığımız çalışmalarda tartışmalarımız oldu. Konu ile ilgili bir dizi önerilerimiz oldu. Bu yönde projeler geliştirdik. Eski Maliye Bakanımız Serdar Denktaş’ın çip uygulaması gündeme geldi. Uygulanmadı. Bu yönde de birçok çalışmalarımız oldu. Elma gibi tartarak, bunun kilosu şu kadardır, bu kiloya göre seyrüsefer alıyoruz diyemezsiniz.
Bu uygulama dünyanın hiçbir yerinde yoktur. Bu yönde uygulanan tek bir karar vardır ki o da budur: Bir arabanın seyrüsefer harcı motor gücüne “cc” göre hesaplanır. Bu sorun sadece bu uygulamayı yürürlüğe koyarak çözülür ve başka bir alternatifi yoktur. Bu uygulamanın kullanılması, vatandaşlar için de büyük bir kolaylık sağlayacaktır. Uygulama vatandaşı seyrüsefer çıkarmaya teşvik edecektir. Özellikle eski aracı olan vatandaşlarımız araçlarının ağır olmasından dolayı seyrüsefer çıkarmayı sadece para israfı olarak görüyor. Sonuç olarak bu sistemin uygulanması kesinlikle kabul edilemez.”
Halkı enayi yerine koydular
“Yapılan son seyrüsefer affı konusunda devlet yetkilileri ile güzel bir adım attık. Bu çalışmanın uygulanması bizleri her ne kadar memnun etmiş olsa da, yıllarca seyrüsefer çıkarmayan araçlara, neredeyse bir ödül niteliğinde olan bu af, seyrüseferini düzenli olarak çıkaran, vatandaşımız resmen enayi yerine konuldu ve hiçbir ayrıcalık tanınmadı. Bu konuda birçok önerimiz ve çalışmamız olmasına rağmen hükümet tarafından ilgi görmeyerek ve konusu dahi geçirilmeyerek yok sayılmıştır. Bir kereye mahsus olmak üzere bu yönde bir uygulama yapmak çok güzel. Seyrüseferi olmayan araçların kayıt altına alınmasını teşvik ediyorsunuz ancak hem yanlış olan bir sistemle bunu yapıyorsunuz hem de kurallara uyan vatandaşları sıfır ile çarpıyorsunuz.”
“Dairelerin online sisteme geçmesi büyük kolaylık getirdi”
“Bir önceki hükümet ile yaptığımız çalışmada ve projelerde bu uygulamayı yürürlüğe koydurmayı başardık. Gönül rahatlığıyla söylemek istiyorum, kesinlikle son derece çağdaş bir uygulama, daireye gitmek yok, sıra numarası almak yok, beklemek yok, kalabalık ortama girmek yok, herhangi bir işlem için kimseyle muhatap olmanız gerekmiyor, istediğiniz zaman, oturduğunuz yerden bilgisayar, tablet veya telefonunuzdan sisteme girip ödemenizi yapabilirsiniz ve en önemlisi de bunları yaparken büyük ölçüde zaman tasarrufu yapmış olursunuz.
Buradan bir müjde daha vermek isterim ki, önümüzdeki yıllarda, ithal izinleri de online sisteme geçiyor, çalışması ve denenmesi tarafımızca yapılmış olup, işlevselliği de onaylanarak ileriki günlerde aktif hale gelecektir.”
“Galeri işletmecilerinin en büyük şikayeti online olarak, yasal olmayan satışlarıdır”
“Yaklaşık 3-4 yıldır bu konu doğrultusunda bir çalışma yürütmekteyiz. İkinci el araç satışları, devir teslim evrakını iki tarafın anlaşıp imzalaması ile ilerliyordu, 2019 yılından itibaren devir teslim evrakı sadece araba satıcıları tarafından doldurulup yasal bir şekilde kullanılabiliyor. Bu uygulama da online satışları büyük bir oranda azaltmıştır. Günümüzde noterden alınan bir vekalet ile de işlemler yapılabiliyor, ancak bu konuda da yaptığımız çalışmalar ile kısıtlamalar getirerek sistemin daha da düzgün çalışmasını ön görmekteyiz.
Bu uygulama yürürlüğe geçmeden önce, devlet kasasına devir teslimden giren miktar 700-800 bin TL civarında seyrederken, bu uygulamadan sonra, tam olarak 1,000,000,00 Bir Milyon TL arttı ve 1700,000,00-1800,000,00 civarına ulaşmıştır. Sadece bu uygulamanın yürürlüğe girmesi ve devletin kasasına daha fazla katkı sağlamak için 3-4 yıl çalıştık, bununla birlikte, biz araba satıcıları ve galeriler de kayıt altına girerek yine devlete büyük bir katkı sağlamış olduk.”
