Ediz TuncelKöşe Yazıları

Ediz Tuncel: Seçim “defteri”

Seçim “defteri”

Geçim derdinin insanın sabrını tarihte hiç görülmediği kadar zorladığı bir dönemde KKTC’de yerel seçimler yapıldı.

Sonuçlar hiç şaşırtmadı, nedense.

Geçmiş dönemlerde gördüğümüz o rezilane kavga gürültü süreçleri bu kez yoktu, iyi ki de olmadı, genel anlamda seçim oldukça olgun bir ortamda geçti.

Lefkoşa’da yine bildik CTP ve UBP ayak oyunları işledi, bu iki partiden bir kesim bariz şekilde kendi adaylarını içlerine sindiremedi, misilleme olsun diye gitti mevcut belediye başkanı Mehmet Harmancı’yı destekledi.

Gönyeli’ye gelince, UBP’nin bütün ada çapında gösterdiği adaylar arasında en parlak olanı kuşkusuz Hüseyin Amcaoğlu idi ve tahmin ettiğimiz gibi, seçimi resmen rakibini ezerek aldı.

Hüseyin Amcaoğlu bürokrasiden gelen, tuttuğunu koparan, gayet dürüst, saygılı, efendi bir kişilik…Aslında bu kişilik özellikleriyle seçimi daha başlamadan bitirmişti de gidişata at gözlüklerini takarak bakan rakiplerinin haberi yoktu!!!

Mağusa’da halk tarafından ciddi ciddi sevilen, adanın her tarafında sempatizanı olan, insaniyet yönü gayet yüksek olan Dr. Süleyman Uluçay kazandı, CTP’nin adayı idi…Ama kazanan Uluçay’dır, CTP filan değildir, CTP sadece Uluçay’ın başarısına ortak olandır.

Girne’de UBP-DP-YDP ittifakı fena halde çuvalladı, seçimi ciddi bir farkla olmasa da CTP adayı ucu ucuna kazandı… Son 15 senede Girne’nin feci şekilde içine edildikten, o güzelim kent bir beton çöplüğüne çevrildikten, lağım kokularına mahkum edildikten ve trafik kaosuna esir edildikten sonra “işi bitik” Girne’ye değişim geldi!!!…Geçmiş ola!!!

Belki de adanın en popüler ve başarılı belediye başkanı olan Hayri Orçan Tatlısu’yu bir kez daha çok rahat aldı.

Güzelyurt’ta CTP’nin partizanca inadı, bir kez daha UBP’nin adayı Mahmut Özçınar’ı 7. kez seçtirdi…CTP her seferinde seçim kaybeden adayı temcir pilavı gibi sürekli öne süreceğine, bağımsız aday Reşat Kansoy’a yaklaşsaydı ve daha başından Kansoy’u destekleseydi, bugün Güzelyurt Belediye Başkanlığı açık ara farkla CTP’de olacaktı…Geçmiş ola!!!

Adanın son bakir beldesi Karpaz’da UBP’nin adayı Hamit Bakırcı kazandı, umarım yatırım matırım diyerek Karpaz’ın o güzelim, bakir doğasının içine edilecek kapıları sonuna kadar açıp da geri döndürülemeyecek bir betonarme faciası daha başlatmaz, bölgenin güzelliklerini ve özelliklerini ön plana çıkaracak çevre dostu işlere imza atar.

Önemli belediyelerden biri olan Yeniboğaziçi’ni eski başkan, “benden şahsi menfaat bekleyen bana oy vermesin, böyle oyu istemiyorum kardeşim” diyerek isyanları oynayan idealist halk adamı, Karadeniz çocuğu Katip Demir aldı, birkaç yıllık bir aradan sonra yeniden işin başına geçti…

Seçimin belki de en kıran kırana geçeni, ama en centilmence olanı Lefke’de UBP adayı Adil Özgey ve CTP adayı Aziz Kaya arasında yaşandı, ucu ucuna mevcut başkan Aziz Kaya yeniden kazandı…Geçmişte sık sık gördüğümüz o rezil rüsva seçim süreçleri yaşanmadı, tam tersine, bu kez iki rakip arasındaki rekabet zaman zaman tatlı, zaman zaman biraz sert oldu, ama hem iki aday hem de her iki partinin taraftarları gayet centilmence, birbirine saygılı bir seçim süreci götürdü, hiçbir taşkınlık yaşanmadı, sosyal medyadaki birkaç haddini bilmezin zırvaları dışında hiçbir hakaret, hiçbir saygısızlık görülmedi, her iki başkan adayının seçim öncesinde kucak kucağa, omuz omuza çektirdikleri, “rakip olsak da Lefkeliyiz, dostuz, partilerimiz farklı olsa da insanlığımız aynıdır” mesajı veren fotoğraf da Lefke tarihinde yerini aldı…

Seçime en yüksek katılım da Lefke’de oldu…

Umarım Lefke’de yaşanan bu güzel seçim ortamı gelecekte diğer bölgelerde de yaşanır, ve dahası, bizden çok daha fazla ihtiyacı olan, koltuk uğruna, iktidar uğruna mahvedilen, tüm maddi ve manevi değerleri yerle bir edilen Türkiye’de de yaşanır.

Milletvekili adayların hiçbiri halktan yeşil kart görmedi, aksine kırmızı kart gördü…

UBP ve CTP parti olarak bazı belediyeleri almış olsalar da, aslında fena halde çuvalladılar, elbette partizanların etkisi oldu ama seçimleri partiler değil adayların kendi “isimleri” kazandı.

Bağımsız adaylar da bazı yerlerde ciddi şekilde etkili oldular, hatta aralarında partilerin baskısını kırarak seçilenler de oldu.

Sonuç olarak, bir ilk oldu ve bu seçimde çoğu yerde isimler partilerin önüne geçti.

Umalım ki bundan sonraki süreçte de özellikle belediye başkanlıklarında partizanlık ortadan kalkar, artık partili adaylar yerine bağımsız adaylar görürüz, hatta belediye başkan adaylarının bağımsız olarak çıkmasının yasal olarak da önü açılmış olur.

Bazı bağımsız adayların projeleri “bağımlı adayların” projelerinden çok daha akılcı ve gerçekçiydi, kamu menfaati açısından çok çok önemliydiler,  ama malesef ki halkın geneli yine bildiğini okudu, partizanlığı holiganlığa çevirdi, ayakları yere basan, gerçekçi ve akılcı projelere bakmadı bile, sandığa gidip bildiğini okudu.

Bu arada, yine halkın üçte biri mevcut adayları ve sistemi beğenmediği için sandığa gitmedi, kör tuttuğunu öper düzenine tepkisini ortaya koydu.

İstisnalar kaideyi bozmasa da, körler sağırlar birbirini ağırlar düzenine devam ediyoruz.

Diğer Haberler

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu